Wahlsystem NSU Davası Kanlıca
Transcription
Wahlsystem NSU Davası Kanlıca
www.piyasa.de PiYASA Events - People - Lifestyle März | April | Mai 2013 Nr. 61, 2,00 Euro NSU Davası Tasarımcı kimliğiyle Münih‘te başladı Deniz Akkaya Das neue Wahlsystem in Deutschland CHP Abgeordnete Nazlıaka im Interview Kupa neden Almanya‘da Faruk Şen ile Kanlıca kaldı? Rubrik 2 03 / 04 / 05 2013 piyasa Editorial Hava kurşun gibi ağır... Baştan söyleyelim; bu sayımızı daha neşeli, daha keyifli haberlerle oluşturmak isterdik. Hava günlük güneşlik, insanlar öldürülmüyor demek isterdik. Ama öyle değil!.. Almanya’da 8’i Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan aşırı sağcı NSU terör örgütü davası Münih’te başladı. Arkadaşımız Necati Ünal’ın yazısında olaylar ve kişilerle ilgili hatırlatmaları, akla takılan soruları ve daha fazlasını bulacaksınız. Eyalet polis şefi Waldemar Kindler Münih’te Türk basınıyla buluştu. Nürnberg’de ırkçı terör kurbanları anısına bir anıt açıldı. Münih’te ’Nazi şiddetine karşı ne yapmalı?’ adlı bir panel düzenlendi. Maliye bakanı Söder, ’Utanıyor ve özür diliyoruz’ açıklamasında bulundu. Konuyla ilgili tüm bu haberler de yine sayfalarımızda... Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Aylin Nazlıaka Münih’te bir açık oturuma katıldı. HDF’in konuğu olarak gelen CHP milletvekili ile arkadaşımız Görkem ’Türkiye’de kadın‘ konusunu konuştu. TAVAK’tan Melda Akyol, ’Girişimcilikte Türk gençleri ve kadınlar’ konulu bir yazı hazırladı. Rüzgarlı ve yağmurlu hava haftalardır sürüyor. Belki içiniz açılır diye bu sayımızda moda konularına biraz daha fazla yer verdik; Mercedes Benz Fashion Week İstanbul ve podyumlara tasarımcı olarak dönen Deniz Akkaya haberi ile Tuba’nın hazırladığı cıvıl cıvıl fashion sayfalarını beğenirsiniz umarız. 20 Proust sorumuzu bu ay Münih kökenli futbolcu Ceyhun Gülselam cevapladı. ’Kupa neden Almanya`da kaldı?‘ başlıklı yazımızı ve arkadaşımız Haydar Işık‘ın hazırladığı yeni mizah sayfamızı da beğeninize sunuyoruz. En candan dileklerimizle Hamide Türker ve PiYASA Team Fotos: Medyatik und Cembazer-photography AYIN KAHRAMANI Nader Bu ayın kahramanına ne kadar teşekkür etsek azdır. Kadın ağırlıklı redaksiyonumuza taşınma sürecinde sağladığı lojistik desteği unutmayacağız. piyasa 03 / 04 / 05 2013 3 4 News INHALT 06Derin Yüzleşme 09 Rechtsterrorrismus 10 Gedenkort für NSU Opfer 12 Das neue Wahlsystem Nürnberg 16 Söder: Utanıyoruz... 16 Engeliler derneği gezisi 18 Çokdillilik zenginliktir 18 Felsefe akşamı 19 Beşiktaş-Erlangen 20 Meşale Okulu‘na Ziyaret 20 Yuva çocukları ziyareti 6 Interview 32 Nazlıaka Career 22 Kultur weckt Talente 24 Neues Flugziel 25 Girişimcilik 32 Trending 48 Evlilik 50 Lilium Gelinlik 51 Smos Spiegel München 26 München ist bunt 26 Bauma‘da bir ilk 27 Ude Pülümürlülerle 27 23 Nisan kutlandı 28 Okul Aile Birliği balosu 28 Esnaf şikayetçi 29 Çelik yelekle konserlere 29 Her yöne 90 dakika 30 Olympiada iki dev konser 30 Django Asül 57 26 İstanbul 34 Tek lisans iki diploma 35 Akademi yeniden açıldı 36 Benim Kanlıcam 38 Tasarımcı Deniz Akkaya 39 Fahion Week İstanbul Fashion 42 Bikinis und Badeshorts People 32 Bavaturka 44 SDM: Demet Sarıkaya 46 SULTANS 52 Ebru Yaşar 52 Bedük 54 Şarkıların Sultanları 55 Sibel Can coşturdu 55 Mehmet Erdem konseri 57 Ceyhun Gülselam Favorites 56 Müzik 57 Ceyhun Gülselam 58 Kitap 59 Film Sports 60 Kupa neden Almanya‘da 62 Şampiyonlar belli oldu Standards 03Editorial 05Top of PIYASA 14 Kolumne OB Maly 66Horoskop Augsburg 40 23 Nisan kutlandı 42 İna ile gezi keyfi 42 Veritas eğlencesi 39 03 / 04 / 05 2013 piyasa Her ay dergiyi hazýrlarken aklýmýza bir þeyler geliyor, gözümüze birþeyler çarpýyor. Hoþnut oluyoruz, seviniyoruz. Bazen de üzülüyoruz. Bunlarý sizlerle paylaþalým istiyoruz. Ýþte bu ay: 1 Chavez ABD’ye ve sermayeye değil, kansere yenildi. Farklı kutuplardan yüzbinler ona, kendi inandığı şekilde dua ediyor. Ölümü dünyanın dört bir yanında milyonlarca insanı yasa sürükleyecek kaç politikacı tanıyorsunuz? 2 Böyle kadınlar üremesin! Sivri çıkışlarıyla gündeme gelen „yaşam koçu“ Sibel Üresin, ‘Bir erkek neden eşini öldürecek kadar canileşir? Neden şiddet uygulama ihtiyacı hisseder?’ sorusuna: “Kesinlikle kadınların dillerinin uzaması!” cevabını verdi. 3 Yenen de sevindi, yenilen de Fenerbahçe ve Galatasaray maçından sonra iki takım oyuncuları sahanın ortasında kutlama yaptı. Aslında şaşılacak bir şey yoktu; Fenerbahçe Galatasaray’ı 2-1 yendiği için, Galatasaray’da ezeli rakibinin sahasında şampiyon olduğu için seviniyordu. Birbirimizi alkışlayamıyoruz ama, aynı anda sevinebiliyoruz. 4 Üç beş çanak çömlek Metro inşaatı kazısı sırasında ortaya çıkan neolitik döneme ait ayak izleri, 8500 yıllık mezarlar ve ahşap eserlerin bulunduğu alana arkeologların uyarıları dinlenmeyerek, Koruma Kurulu’ndan izinsiz iş makineleri ile girildi. Metro inşaatının yüklenicisi firmayı üç beş çanak çömlek durduramadı. 5 Giden geleni aratır 2009-2011 yılları arasında Almanya’dan Türkiye‘ye dönenlerin sayısının Almanya’ya gidenlerin sayısını geçtiği açıklandı. Tersine göç, Türkiye’nin artık Almanya’dan daha cazip olduğunu mu gösteriyor, yoksa “gurbette sürüneceğime, bari memleketimde sürüneyim” anlamına mı geliyor, siz karar verin. piyasa 03 / 04 / 05 2013 6 Çok çalışıp birinci olabiliriz TomTom, 5 kıtada bulunan 161 şehrin 2012 yılına ait trafik sıkışıklığını ölçtü; Avrupa‘da birinciliği Moskova alırken İstanbul 2. sırada yer aldı. Ha gayret, sağlı sollu sıkışarak birinciliği alabiliriz. 7 5 Bayern Münih, Wembley‘deki Şampiyonlar Ligi finalinde Borusia Dortmund‘u yenerek 5. kez kupayı kazandı. 10 kez final oynayan Alman ekibi, 5. şampiyonluk kupasını müzesine götürmüş oldu. 8 Sırada ölümsüzlük teklifi var Milletvekillerimizi bazen haksız yere eleştiriyoruz, oysa boş durmuyor ve gece gündüz çalışıyorlar. Son hazırladıkları kanun teklifinde kendileri için, ‘Protokolde dokuz basamak terfi’, ‘trafikte geçiş üstünlüğü’, ‘ömür boyu kırmızı pasaport’, ‘harçsız silah ruhsatı’ ve ‘ömür boyu kırmızı pasaport’ gibi haklar tanınmasını istediler. 9 Doğuştan ruh hastası sosyolog Adana Otistik Çocuklar Sağlık ve Eğitim Derneği Başkanı Sosyolog Fehmi Kaya, „Otistik çocukların beyinlerinde Allah alanı gelişmemiş, onun için ibadet etmeyi, Allah’a inanmayı bilmiyorlar. Rahatsızlıkları nedeniyle doğuştan ateist oluyorlar.“ dedi. 10 Logo logo üstüne kurdum krizi New York‘ta vücutlarına şirket logosunu dövme yaptıran çalışanlarına yüzde 15 prim ödeyen emlak firması sahibi, uygulamanın gördüğü ilgiden memnunmuş. Dünyada ve ABD’de hala etkileri devam eden ekonomik kriz ortamında dövme yaptıran çalışanlar lazerle dövme silen bir firmaya sıkça ihtiyaç duyabilirler. 5 News Derin Yüzleşme Almanya, adalet sınavında. Irkçı saiklerle işlenmiş cinayetlerin yargılamasına başlandı. Türk ve dünya kamuoyunun gözü Münih‘te. Devletin töhmet altında kalmaması için derin ilişkilerin de deşifre edilmesi şart Almanya‘da 2000-2007 yılları arasında 8‘i Türk 10 kişiyi öldürmekle suçlanan aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör hücresinin yargılanmasına Münih Eyalet Mahkemesi‘nde başlandı. İlk dört duruşmada yaşananlar ve öncesindeki gelişmeler, soru işaretlerini de beraberinde getirdi. ‘Adalet arayışı yerini bulacak mı?’, ‘Ülkeyi kan gölüne çeviren çete, hak ettiği cezalara çarptırılacak mı?’, ‘Son 15 yılın en büyük suç şebekesinin perde arkasındaki isimleri kimler?’ gibi onlarca soruya yanıt arandı. Aslında NSU davası, İtalya ve Türkiye‘de olduğu gibi devletin içindeki çetelerin deşifre olmasına olanak sağlayacak fırsatı, adaletin eline verdi. Ama Almanya buna hazır mı? İşte can alıcı soru bu! Çünkü Kasım 2011‘de bir banka soygunuyla deşifre olan üç kişilik terör hücresinin ortaya çıkmasından sonra yaşanan gelişmeler, bizi iyimser değil, kötümser yaptı. Zira çorap söküğü gibi birbiri ardına yaşanan gelişmeler, Türk ve Alman kamuoyunu hayretler içinde bıraktı. Devlete olan güveni erozyona uğrattı. Üç kişilik bir hücreden ibaret örgüt, Alman siyasetini, güvenlik bürokrasisini ve toplumu derinden 6 sarstı. Kaybolan dosyalar, gizlenen bilgiler, Necati Ünal görmezlikten gelinen ip uçları, güvenlik ve istihbarat teşkilatlarının göçmenlere yaklaşımı, bir hukuk devleti olan Almanya‘yı töhmet altında bıraktı. Kuşkuyu daha da derinleştirdi. Thüringen, Bavyera ve Federal Meclis‘te kurulan araştırma komisyonlarının çalışmaları bu kaygıyı doruk noktasına çıkardı. Türk ve Alman kamuoyunda ‘Cinayetlerin üstü örtülmek mi isteniyor?’ sorusu, dillendirilmeye başlandı. Almanya Cumhurbaşkanı ve Başbakanı başta olmak üzere devlet yetkililerinin verdiği güvenceler, kamuoyunda oluşan algının değişmesini sağlayamadı. Öyle ki yargılamayı yapacak mahkemenin Türk basınını ve yetkililerini duruşmalara almama girişimi, ilk duruşmada sanık ve avukatlarının tavrı ve baş zanlı Beate Zschaepe‘ye ‘pop star ’ yaklaşımı, ‘kaygılar yersiz değil’ algısı yarattı. İşte özetlemeye çalıştığımız endişeler nedeniyle Münih Eyalet 03 / 04 / 05 2013 piyasa News Mahkemesi, yargılamayı yaparken ‘derin devlet’ iddialarına da yanıt aramak zorunda. 14 soygun ve 10 cinayetle suçlanan örgütün 10 yıl boyunca güvenlik birimlerinden kaçmasının sorumlularının da cezalandırılması gerekiyor. Kamuoyunu tatmin etmeyecek bir yargılama, gizli servis ve ‘derin ilişkiler’ iddialarını güçlendirip, devleti töhmet altında bırakır. Ortaya çıkan tabloyu en güzel, Federal Meclis NSU Araştırma Komisyonu Başkanı Sebastian Edathy özetledi. Alman güvenlik birimlerinin soruşturma aşamasında sınıfta kaldığını iddia eden Edathy, “NSU konusunda polis ve gizli servis önyargılarla soruşturma yürüttü. Bu, bir hukuk devletine yakışmadı” dedi. Aşırı sağ tehlikesinin çok küçümsendiğini savunan Edathy, Alman güvenlik birimlerinin, aynı ABD‘nin 11 Eylül saldırılarından sonra radikal İslamcılara karşı yürüttüğü mücadelenin bir benzerini yürütmesi gerektiğini öne sürdü. Edathy, “ NSU cinayetleri, RAF’tan (Kızıl Ordu Fraksiyonu) bu yana en vahim siyasi motifli eylemlerdir. Hukuk devleti başarısız olmuştur. Devlet, ne kurbanları koruyabilmiştir, ne de önyargısız ve profesyonel bir soruşturma yürütebilmiştir“ diye konuştu. Sebastian Edathy‘nin tespiti gibi, Münih‘teki yargılama devlet kurumlarının kendilerini temize çıkarması için büyük bir fırsat. Latin atasözünde olduğu gibi “Dünya yıkılsa da adalet yerini bulmalıdır.” Son sözümüz, bu süreçte kötü bir sınav veren Türk kamuoyuna. Alman felsefesinin önemli isimlerinden İmmanuel Kant der ki: Böcek olmayı kabul edenler, ayaklar altında kalıp, ezilmekten yakınmamalıdır. Irkçı terör kurbanları Enver Şimşek İlk kurban. 9 Eylül 2000‘de Nürnberg‘de öldürüldü. Ispartalı çiçekçi, öldüğünde 38 yaşındaydı. Geride bir eş ve iki çocuk bıraktı. Abdurrahim Özüdoğru 13 Haziran 2001‘de Nürnberg‘deki ikinci kurban oldu. Bursalı terziden geride, kızı Tülin ve eşi Gönül kaldı. Süleyman Taşköprü Hamburg‘da çalıştırdığı manavda 27 Haziran 2001‘de öldürüldü. Afyonkarahisarlı Taşköprü, geride üç yaşında bir kız çocuğu bıraktı. Habil Kılıç 29 Ağustos 2001‘de ırkçı katillerin hedefi oldu. Artvinli manav, geride piyasa 03 / 04 / 05 2013 12 yaşında Damla adında kızını ve eşi Pınar‘ı bıraktı. kız üç çocuk ile eşi Elif Kubaşık‘ı geride bıraktı. Mehmet Turgut Halit Yozgat Rostock‘ta 25 Şubat 2004‘te döner büfesinde çalışırken öldürüldü. Elazığlı Turgut ülkeye kardeşi Yunus‘un kimliğiyle kaçak girmişti. İsmail Yaşar Nürnberg‘de öldürülen üçüncü kişi. 9 Haziran 2005‘te hedef olan Şanlıurfalı dönerci, eşi Belgin Ağırbaş‘tan yeni boşanmıştı. Geride oğlu Kerim‘i bıraktı. Mehmet Kubaşık Dortmund‘da 4 Nisan 2006‘da işlettiği büfede katledildi. K.Maraşlı Kubaşık, ikisi erkek, biri Son Türk kurban, Kassel‘de babasına ait internet kafede 6 Nisan 2006‘da öldürüldüğünde 21 yaşındaydı. Theodoros Boulgarides Yunan kökenli Theodoros Boulgarides, 15 Haziran 2005‘te öldürüldü. Dönercilik yapan Boulgarides, Türk sanıldığı için hedef oldu. Michele Kiesewetter Alman polis memuru 25 Nisan 2007‘de arkadaşıyla devriye gezerken öldürüldü. Neden hedef seçildiği hâlâ bir sır. 7 News İşte hesap verecekler Baş sanık Beate Zschaepe (38) yararlanıyor. Tanık koruma programı kapsamında. Terör hücresinin hayattaki tek üyesi. NSU‘nun tüm eylemlerinden sorumlu tutuluyor. Delilleri yok etmek amacıyla 4 Kasım 2011‘de intihar eden iki arkadaşıyla birlikte yaşadıkları evi havaya uçurdu. ‚Sessizlik yemini‘ etmiş gibi bugüne kadar hiç konuşmadı. Üçlü terör hücresinin en yakın arkadaşı. Cinayete teşebbüse yardım, bombalı eylem, iki soygun ve terör örgütüne destekten yargılanıyor. Cinayetlerin itiraf edildiği DVD‘yi hazırladı. En büyük destekçi Ralf Wohlleben (37) Sahte kimlik sağladı Holger G. (39) Aşırı sağcı NPD‘nin Thüringen eyalet teşkilatı eski başkan yardımcısı. Cinayet silahı Ceska 83 ile susturucu temin ederek örgüte yardımcı olmakla suçlanıyor. 29 Kasım 2011‘de tutuklandı. Silahı satın alan kişi Carsten S. (33) Wohlleben‘in talimatıyla cinayet silahını aldığını itiraf etti. 9 cinayete yardımcı olmaktan yargılanıyor. Yaşı küçük olduğu için Gençlik Ceza Yasası‘ndan 8 En yakın arkadaş Andre E. (34) Sahte belge temin ederek katillerin aramızda dolaşmasını sağladı. Terör örgütüne destek ve cinayete yardımcı olmak suçlarından yargılanıyor. İntihar mı ettiler? Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt 4 Kasım 2011‘de Eisenach‘taki son banka soygunundan sonra karavanda ölü ele geçirildiler. İntihar ettikleri açıklandı. 03 / 04 / 05 2013 piyasa News „Rechtsterrorismus stand lange Zeit nicht zur Debatte“ Anlässlich der Gerichtsverhandlung im Fall gegen Beate Zschäpe und den vier mutmaßlichen Helfern des “Nationalsozialistischen Untergrunds” (NSU) hat der Landespolizeipräsident, Waldemar Kindler, Stellung zum Prozessauftakt genommen. Bei der Pressekonferenz für türkische Journalisten teilte er sein tiefstes Bedauern mit, dass die Morde nicht verhindert worden sind. Zudem entschuldigte er sich bei den Familien und dem Umfeld der Opfer, dass es aufgrund der fehlenden Beweislage nicht frühzeitig zur Aufklärung der Morde kam. Die deutsche Polizei hätte sich nie vorstellen können, dass es in Deutschland ein Rechtsterrorismus in diesem Ausmaß geben könnte. „Die rechte Szene wurde jedoch nie unterschätzt.“ Die Terrororganisisation hätten bei ihren Morden sehr gründlich auf Spuren geachtet, sodass die Ermittlungen aufgrund fehlender Beweise nicht vorangekommen sind. „An den Tatorten konnten weder Fingerabdrücke oder Spuren von DNA entdeckt werden, was die Aufklärung der Taten erheblich erschwert hat.“ Zur intensiveren Klärung der Morde wird inzwischen eng mit der türkischen Polizei zusammengearbeitet. Zudem hofft der Landespolizeipräsident, dass Zschäpe in dem Fall aussagt, um gegen zukünftige Gewalt aus der rechten Szene vorzubeugen. Die Polizei wird zudem mit der, anlässlich der Morde gegründeten Organisation „Gemeinsame Abwehrzentrum gegen Rechtsextremismus“ (GAR) ihre Ermittlungen nach rechtsorientierten Menschen verstärken und prioritär nach Untergetauchten Rechtsextremisten fahnden. Hem Almanya, hem Türkiye‘deki hukuki işlemlerinize bakmaktayız! Rechtsanwalt Serdal Altuntaş Rechtsanwalt Dr. Temel Nal Rechtsanwalt Dr. Onur Sertkol (Fachanwalt für Arbeitsrecht) Rechtsanwalt Özgür Aktaş (Fachanwalt für Familienrecht) Avukat Pınar Dirim (Türk Hukuku Avukatı) Sanas_Rechtsanwalte_148_66.indd 1 piyasa 03 / 04 / 05 2013 www.sanas-legal.de Goethestraße 17, 80336 München Tel.: +49 (0)89 / 189 313 40 26.02.13 12:52 9 News Gedenkort für NSU-Opfer Mit vier Menschenrechtsbäumen und einer Informationstafel erinnert die Stadt Nürnberg an die Opfer der NSU-Terrorzelle. Oberbürgermeister Dr. Ulrich Maly hat am 21. März 2013, in Anwesenheit von Angehörigen der drei Nürnberger Opfer Enver Şimşek, Abdurrahim Özüdoğru und İsmail Yaşar den Gedenk- und Mahnort am Kartäusertor, Ausgang der Straße der Menschenrechte, der Öffentlichkeit übergeben. Rund 400 Nürnbergerinnen und Nürnberger brachten bei der Veranstaltung am Internationalen Tag gegen Rassismus ihre Trauer um die Opfer und ihre Solidarität mit deren Angehörigen zum Ausdruck. „Im Bewusstsein, dass keine Geste der Erinnerung den erlittenen Verlust und den Schmerz der Familien wird heilen können, aber in der Hoffnung und dem festen Willen, die schrecklichen Ereignisse als Auftrag für die Zukunft zu begreifen, wünsche ich mir, dass viele Menschen an den vier Bäumen für die Menschenrechte innehalten mögen und ihre Botschaft in ihr tägliches Handeln einschließen“, sagte Oberbürgermeister Dr. Ulrich Maly bei der offiziellen Gedenkveranstaltung der Stadt. Er zeigte sich beschämt, dass die schändlichen Taten nicht 10 verhindert werden konnten, dass die Ermittlungsbehörden erst nach Jahren den Mördern auf die Spur kamen und dass Opfer wie Angehörige jahrelang fälschlicherweise kriminalisiert wurden. Die Informationstafel am Gedenk- und Mahnort trägt die gemeinsam abgefasste Erklärung aller sieben von der Neonazi-Mordserie der Jahre 2000 bis 2007 betroffenen Städte sowie eine Information zum Konzept der Menschenrechtsbäume. Unmittelbar neben der Tafel wurden vier Gingkos für die Menschenrechte gepflanzt. In Nürnberg symbolisieren seit 2007 überall im Stadtgebiet „Bäume für die Menschenrechte“ die Verpflichtung der Gesellschaft zu einem friedlichen, respektvollen und an den Menschenrechten orientierten Miteinander. Gegenwärtig sind es 67 Bäume. Auf diese Weise soll die Botschaft der 30 Artikel der Allgemeinen Erklärung der Menschenrechte in der ganzen Stadt Wurzeln schlagen. Darüber hinaus haben die Stadt Nürnberg, der Freistaat Bayern und die Stadt München einen 03 / 04 / 05 2013 piyasa News interkulturellen Jugendpreis ins Leben gerufen, der im Namen und zum Gedenken an die Opfer verliehen werden wird. Dieser wird mit insgesamt 10 000 Euro dotiert sein und soll vorbildliche Jugendprojekte auszeichnen, die den interkulturellen Dialog und das respektvolle Miteinander von Kindern und Jugendlichen fördern. Die erste Preisverleihung ist am 21. März 2014 geplant. „Es muss unser aller Aufgabe sein, eine Wiederholung solch unfassbarer Taten zu verhindern und jegliche Form von Extremismus bereits im Keim zu ersticken. Hierzu brauchen wir ein breites gesellschaftliches Engagement“, erklärte Bayerns Innenminister Joachim Herrmann. Gerade junge Menschen trügen dabei eine besondere Verantwortung, weshalb der Freistaat sehr gerne den Vorschlag der Stadt aufgegriffen habe, solch einen Preis auszuloben. Auch bei den Überlegungen für einen Gedenkort im Sinne einer angemessenen Kombination aus Erinnerung und Mahnung für die Zukunft hatte die Stadt Nürnberg von Anfang an den Dialog mit den Opferfamilien gesucht und eine breite Diskussion mit der Zivilgesellschaft geführt. „Mit Gedenkstätten sollen nicht Steine, sondern die Köpfe und Herzen der Vorübergehenden bewegt werden. Und das kann v.l.: Semiya Şimşek, OB Ulrich Maly, Generalkonsulin Öztürk-Çil, Innenminister Joachim Herrmann piyasa 03 / 04 / 05 2013 mit diesem Ensemble, den vier Gingko-Bäumen, der Stele mit den Namen der zehn Ermordeten und einer Verurteilung der menschenverachtenden Taten der Neonazi-Verbrecher in der unmittelbaren Nähe zu den Säulen der Menschenrechte geschehen“, betonte Michael Helmbrecht, Vorsitzender der Allianz gegen Rechtsextremismus in der Metropolregion Nürnberg. Auch die Generalkonsulin der Republik Türkei, Ece Öztürk-Cil, erklärte: „Diese Gedenkstätte soll ein Ort des Mitfühlens und des Erinnerns sein. Wir brauchen gesellschaftliche Abwehrmechanismen, damit solche Taten nie wieder passieren können. Nur eine starke Zivilgesellschaft kann Extremismus entschieden bekämpfen“. Im April 2012 haben die Städte Nürnberg, Hamburg, München, Rostock, Dortmund, Kassel und Heilbronn folgende gemeinsame Erklärung abgegeben: „Neonazistische Verbrecher haben zwischen 2000 und 2007 zehn Menschen in sieben deutschen Städten ermordet: Neun Mitbürger, die mit ihren Familien in Deutschland eine neue Heimat fanden, und eine Polizistin. Wir sind bestürzt und beschämt, dass diese terroristischen Gewalttaten über Jahre nicht als das erkannt wurden, was sie waren: Morde aus Menschenverachtung. Wir sagen: Nie wieder! Wir trauern um Enver Şimşek, 11. September 2000, Nürnberg Abdurrahim Özüdoğru, 13. Juni 2001, Nürnberg Süleyman Taşköprü, 27. Juni 2001, Hamburg Habil Kılıç, 29. August 2001, München Mehmet Turgut, 25. Februar 2004, Rostock İsmail Yaşar, 5. Juni 2005, Nürnberg Theodoros Boulgarides, 15. Juni 2005, München Mehmet Kubaşık, 4. April 2006, Dortmund Halit Yozgat, 6. April 2006, Kassel Michèle Kiesewetter, 25. April 2007, Heilbronn“ 11 News Das neue Wahlsystem in Deutschland 12 bedeutet für den Wahlgänger, dass er zwei Stimmen zu vergeben hat. 299 Abgeordnete werden nach Kreisvorschlägen in den Wahlkreisen und die übrigen 299 nach Landeswahlvorschlägen gewählt. Die Erststimme gilt den Direktmandaten. Durch diese werden die 299 Abgeordneten direkt in den Wahlkreisen gewählt- relative Mehrheitswahl. Diese Kandidaten können einer Partei angehören oder parteilos sein. Derjenige ist gewählt, der die meisten Stimmen erhalten hat. Durch dieses System wird gewährleistet, dass alle Regionen in Deutschland im Bundestag vertreten sind. Die Erststimme hat mit dem Größenverhältnis der Parteien im Bundestag nichts zu tun. Jeder Wähler stimmt mit seiner Zweitstimme für die Landesliste einer Partei, somit werden die übrigen 299 Sitze vergeben. Diese entscheidet Aslı Saygı über die Mehrheitsverhältnisse im BundestagsVerhältniswahlsystem. In den Bundestag ziehen diejenigen Parteien ein, die die Fünf-Prozent-Klausel der Zweitstimmen erreichen oder mind. drei Direktmandate in den Wahlkreisen gewinnen (Grundmandatsklausel). Ansonsten verfallen deren Zweitstimmen. Die Partei mit den meisten Mandaten hat das Recht die Regierung bilden zu können und seinen Kanzler zu ernennen. Aufgrund der Möglichkeit, in den Wahlkreisen Personen direkt wählen zu können, erhalten die Wähler im Verhältniswahlsystem einen Einfluss auf die personelle Zusammensetzung des Parlaments. Daher spricht man auch von einer personalisierten Verhältniswahl. Durch dieses System soll gewährleistet werden, dass jeder Wählerwille in der Volksvertretung widergespiegelt wird. Bei einem reinen Mehrheitswahlrecht wäre dies nicht gewährleistet, da hierbei das Ziel auf Entstehung klarer Mehrheitsverhältnisse liegt. Außerdem kann jeder Wähler selber entscheiden, ob er „Stimmensplitting“ macht oder seine Stimmen dem Kandidaten und der Liste der gleichen Partei gibt. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Fotos: Medyatik, Cembazer-photography „Der Stimmzettel ist stärker als die Kugel“ – besser als dieses Zitat von Abraham Lincoln kann man die Bedeutsamkeit der Wahl nicht erklären. Es sollte für jeden Bürger eine moralische Verpflichtung sein zur Wahl zu gehen, denn die Geschichte zeigt, dass es ein Glück für uns ist unsere Meinung kundgeben zu können und zu erkennen, wie signifikant unsere Stimme auf dem Stimmzettel sein kann. Die Wahl zum 18. Deutschen Bundestag findet am 22. September 2013 statt. Dieser besteht regulär aus 598 Abgeordneten ohne die Überhangmandate. Sie werden in allgemeiner, unmittelbarer, freier, gleicher und geheimer Wahl von den wahlberechtigten Deutschen gewählt. In Deutschland wird nach dem Prinzip der personalisierten Verhältniswahl gewählt – zwei Wahlsysteme werden miteinander verbunden, die Verhältniswahl und die relative Mehrheitswahl. Dies News Seit Febr.2013 hat Deutschland ein neues Wahlrecht für die Bundestagswahl 2013- das Verfahren der Sitzzuteilung wurde geändert. Diese Änderung war notwendig, da das BVerfG die durchgesetzte Wahlrechtsreform 2011 für verfassungswidrig erklärt hatte. Es wurde bemängelt, dass diese Reform den Effekt des negativen Stimmgewichts nicht beseitigt und die Regelung der Überhangmandate den Grundcharakter der Verhältniswahl aufhebt. Außerdem besteht ein verfassungsrechtliches Problem für das Wahlrecht der Auslandsdeutsche. Das bisherige Wahlrecht verstoße gegen die Grundsätze der Gleichheit und Unmittelbarkeit der Wahl. Das neue Wahlrecht beinhaltet Ausgleichsmandate, so dass abhängig nach verschiedenen Wahlausgängen, die Zahl der Parlamentssitze bis zu 700 steigen kann. Wie erfolgt die Auszählung der Stimmen? Nach der Wahl werden alle Zweitstimmen zusammengezählt, die eine Partei über Landeslisten erhalten hat. Nach dem SainteLaguë/ Schepers- Verfahren wird berechnet, wie viele Mandate jede Partei nach ihrem Zweitstimmenanteil im jeweiligen Bundesland erhält. Danach wird errechnet, wie viele Mandate jede Partei im Bundestag erhält. Abgezogen von dieser Summe werden die Direktmandate. Die verbleibenden Sitze werden mit Listenkandidaten besetzt. Dabei gilt, wer oben auf der Liste steht, kommt eher dran. Wie schon oben erwähnt, werden dabei nur Parteien berücksichtigt, die die Fünf-Prozent-Klausel und die Grundmandatsklausel einhalten konnten. Es tritt auch der Fall auf, dass die Partei mehr piyasa 03 / 04 / 05 2013 Direktmandate gewonnen hat, als die ihr nach dem Zweitstimmenergebnis zustehen. Diese Mandate heißen „Überhangmandate“. Die Anzahl der Abgeordneten nimmt um die Überhangmandate zu, auch nach der neuen Reform. Da das Problem besteht, dass die Überhangmandate das Zweitstimmenergebnis verfälschen könnten, erfolgt ein weiterer Schritt. Eine Ergänzung um Ausgleichsmandate findet statt. Die Überhangmandate werden durch Ausgleichsmandate ausgeglichen, damit das Größenverhältnis der Parteien nach dem Zweitstimmenergebnis gewahrt bleibt. Das heißt, auf Bundesebene wird die Zahl der zu verteilenden Gesamtsitze bis zu dem Punkt erhöht, ab dem alle Parteien über so viele Sitze verfügen, wie es Ihnen nach den Zweitstimmen zustehen. Vorteil der neuen Regelung ist, dass das Größenverhältnis zueinander erhalten bleibt, wenn auch eine Partei überdurchschnittlich viele Überhangmandate gewonnen hat. Der Nachteil jedoch ist, dass der Bundestag nach dieser Wahl deutlich größer wird. Wenn 2009 nach dem neuen Wahlrecht gewählt worden wäre, hätte der Bundestag 648 Abgeordnete gehabt, anstatt aktuell 620. Aufgrund der Aktualität haben wir in dieser Ausgabe das Wahlrecht in Deutschland mit seiner neuen Regelung aufgegriffen. Kein/e Wahlberechtigte/r ist gezwungen das Wahlergebnis zu errechnen, aber jeder kann zur Wahlurne schreiten. Zum Schluss, möchte ich die Worte von Günter Grass in Erinnerung bringen- „ Es ist ein Glück wählen zu dürfen. Das ist der Besitz: eine Stimme. Sie fällt ins Gewicht und beweist, dass ich lebe.“ Beispiel: Bundesweit hat Partei X 200 Sitze und Partei Y 100 Sitze nach Zweitstimmen errungen. Partei X hat zusätzlich 20 Überhangmandate. Um das Größenverhältnis zu wahren, wird die Zahl der Sitze im Bundestag so lang erhöht, bis Partei Y im Vergleich zur Partei X wieder die Hälfte der Mandate hat. Somit wäre das Ergebnis, dass Partei X 220 Sitze und Partei Y auf 110 Sitze kommen. - über 250 verschiedene Wahlverfahren weltweit - Grundtypen: Mehrheitswahl und Verhältniswahl - Unterschiede bei der Wandlung von Stimmen in Mandate - Zusammensetzung eines Parlaments je nach Wahlsystem immer unterschiedlich - in parlamentarischen Demokratien bestimmt das Wahlsystem, wer die Regierung stellen kann - Unmittelbarkeit zwischen Ausgestaltung des Wahlsystems und Machtfrage 13 Column Interkultureller Jugendpreis in Gedenken an bayerische NSU-Mordopfer Drei Menschen sind in Nürnberg den Morden der Gruppe „Nationalsozialistischer Untergrund“ (NSU) zum Opfer gefallen: Enver Şimşek, Abdurrahim Özüdoğru und Ismail Yaşar. Zwei weitere Menschen, Habil Kιlιç und Theodoros Boulgarides, wurden in München ermordet. Sie wurden Opfer aus einem einzigen Tatmotiv heraus: menschenverachtendem Rassismus. Diese Verbrechen haben uns schockiert. Wir fragen uns, warum sie nicht verhindert werden konnten. Das Versagen unserer Sicherheitsbehörden hat das Grundvertrauen vieler Menschen in den Rechtsstaat erschüttert. Dieses Grundvertrauen ist für eine freie, plurale Gesellschaft aber fundamental. Es ist eine gesamtgesellschaftliche Aufgabe, dieses verlorengegangene Vertrauen wieder herzustellen. Dazu kann jeder von uns einen Beitrag leisten. Wir alle müssen uns für ein respektvolles und solidarisches Miteinander einsetzen. Wir müssen sehr wachsam sein gegenüber allen Formen von Ausgrenzung, Menschenfeindlichkeit und Verächtlichmachung – sowohl in der großen Politik als auch im privaten Umfeld. Ausländerfeindlichkeit ist leider ein Alltagsphänomen: bei scheinbaren Kleinigkeiten, einem schnell dahingesagten rassistischen Spruch, über Zugewanderte und Flüchtlinge, über Menschen anderen Aussehens oder Glaubens. Die pauschalen Zuschreibungen des vermeintlichen „Andersseins“, des „Wir“ und „Die“ und die damit verbundenen Abwertungen der Anderen beginnen oftmals im Elternhaus, in der Schule, innerhalb von Gruppen Gleichaltriger. Frühzeitige Begegnungen von Kindern und Jugendlichen unterschiedlicher Herkunft sowie gemeinsame Aktivitäten und Projekte fördern die Verständigung und den Abbau von Vorurteilen und Stereotypen. Die Entwicklung gemeinsamer Interessen, die Selbstverständlichkeit des alltäglichen Miteinanders, die Wertschätzung von Gemeinsamkeiten und der produktive Umgang mit Unterschieden sind elementare Bausteine einer Kultur der wechselseitigen Anerkennung. Rechtsextremen und menschenfeindlichen 14 Argumentationen wird damit der Nährboden entzogen. Um die Bedeutung solcher Begegnungen zu betonen und diese öffentlich zu würdigen und zur Nachahmung anzuregen, rufen das Bayerische Innenministerium und die beiden Städte Nürnberg und München einen interkulturellen Jugendpreis ins Leben. Er soll ein deutliches Zeichen gegen Diskriminierung und Intoleranz und für den interkulturellen Dialog und das respektvolle Miteinander von Kindern und Jugendlichen setzen. Ausgezeichnet werden können Projekte von Jugendlichen und jungen Erwachsenen unter 25 Jahren, die sich in besonderer Weise für die Begegnung und den Dialog zwischen Menschen ihrer Altersgruppe mit unterschiedlichen Wurzeln einsetzen. Das können Aktive eines Sportvereins oder einer Musikband sein, Mitglieder einer Schülermitverantwortung oder eine Nachbarschaftsinitiative. Das Projekt muss eine nennenswerte Anzahl von jungen Menschen unterschiedlicher ethnischer Herkunft erreichen und eine Vorbildfunktion für andere Gruppen und gesellschaftliche Bereiche haben. Die Verleihung der mit 5 000, 3 000 und 1 000 Euro dotierten Preise wird ab 2014 jährlich am 21. März erfolgen, dem Internationalen Tag gegen Rassismus. Informationen über den Interkulturellen Jugendpreis veröffentlicht die Stadt Nürnberg im Internet unter www.menschenrechte.nuernberg.de. Schauen Sie mal rein! Oberbürgermeister der Stadt Nürnberg Dr. Ulrich Maly 03 / 04 / 05 2013 piyasa piyasa 03 / 04 / 05 2013 15 Nürnberg Bakan Söder: “NSU‘dan dolayı utanıyoruz ve özür diliyoruz“ D.I.T.I.B. Nürnberg tarafından üçüncü kez düzenlenen kültür şöleni bir çok Alman ve Türk resmi davetlinin katılımı ile gerçekleşti. Başta Bavyera Maliye Bakanı Dr. Markus Söder (CSU), Muavin Konsolos Mustafa Uludüz, Michael Frieser, Dagmar Wöhrl, Helga Schmitt-Bussinger olmak üzere çok sayıda federal ve eyalet milletvekilleri ve dernek temsilcileri katıldı. D.I.T.I.B. Nürnberg Başkanı Yusuf Erdem tarafından yapılan açılış konuşmasında, “NSU katillerinin hak ettiği cezaya çarptırılmalarını bekliyor ve yetkili mahkemeden bu vahim olayı acilen ve sonuna kadar aydınlatılmasını istiyoruz.” dedi. Şölene Dr. Markus Söder‘ in aşırı sağcı NSU teröristlerle ilgili sözleri damgasını vurdu. Söder, „NSU katillerinin yıllarca güvenlik ve iç istihbarat kurumlarımız tarafından bulunamaması ve açığa çıkarılamaması bizler için utanç vericidir. Bavyera hükümet üyesi olarak bu vahim durumdan dolayı özür diliyorum. Bu ülkeye ve eyalete ait olmayan biri varsa, oda aşırı sağcılardır“, dedi. Şölende söz alan CSU Uyum Kurulu Başkanı ve CSU Bölge Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Akpınar, CSU Bölge Başkanı Söder‘ in şölendeki önemli açıklamasını şu şekilde değerlendirdi, „CSU siyasetçilerinin şölene katılımları ve samimi tavırları beni çok etkiledi. Ayrıca yaptıkları önemli açıklamalarla vatandaşlarımızın ilgi odağı oldular. Bölge Başkanımız Dr. Markus Söder geçen yıl ‘İslam, Bavyera‘nın bir parcasıdır’ açıklaması ile D.İ.T.İ.B. Nürnberg Şölenine damgasını vurmuştu. Bu yıl, NSU olayında güvenlik güçleri ve iç istihbarat tarafından yapılan hatalardan dolayı özür dilemesi, vatandaşlarımızda olumlu yankı buldu. Organizasyonda emeği geçen bütün arkadaşları partim ve şahsım adına tebrik ediyorum.“ Engelliler derneği gezi düzenledi birlikte geleneksel hale gelen üç günlük gezisini bu yıl Dresden şehrine yaptιlar. 42 kişinin bulunduğu kafiledeki Türk, Alman ve Iraklı misafirler, Dresden‘de şehir turunun yanı sıra, müze ve sarayları ziyaret etti. Foto Markus Söder: Andre Freud Nürnrberg Türk – Alman Engelliler Derneği’nin bu yılki ziyareti Dresden kenti oldu. Nürnberg kentinde 25 yιldan bu yana faaliyet gösteren, kısa adı TİM olan Türk - Alman Engelliler Derneği, üye ve dostlarιyla 16 03 / 04 / 05 2013 piyasa Nürnberg “Türkçe Almanya için bir kazançtır“ Nürnberg‘de göçmen dernekleri tarafından „Çok Dillilik“ konferansı düzenlendi. Villa Leon‘da yapılan konferansa, Nürnberg Türkiye Cumhuriyeti Başkonsolosluğu Eğitim yetkilisi Sibel Güney ve bölgenin etkin Türk siyasetçisi, CSU Uyum Kurulu Başkanı İsmail Akpınar da katıldı. Konferansın açılış konuşmalarını ise sırasıyla Nürnberg Rus - Alman Derneği Başkanı Irina Fixel, Nürnberg Uyum Kurulu Başkanı Diana Liberova, Nürnberg Kültür Dairesi Müdürü Jürgen Markwirth ve CDU/CSU Federal Meclisi Uyum Sorumlusu Michael Frieser yaptılar. Bilimsel konuşmacı olarak ise kürsüye Regensburg Üniversitesi’nden Prof. Dr. Rupert Hochholz çıktı. Uzmanlar konferansta yaptıkları konuşmalarda, çok dilliliğin Almanya için bir kazanç olduğunu ve Almanya ekonomisini dünya çapında güçlendireceğini belirttiler. Ayrıca anadilini iyi öğrenen çocukların ve gençlerin, Almancayı daha iyi öğrendikleri ve bu çocukların ve gençlerin motivasyonlarının tek dillilere göre piyasa 03 / 04 / 05 2013 daha yüksek olduğu vurgulandı. Bunun için “Almanya ‘çok dilliliğe’ daha önem vermeli ve gerekli eğitimsel altyapıyı burada yaşayan göçmenlere, özelikle de Türk ve Ruslara sunmalıdır” diyen uzmanlar, Alman resmi makamlarına yönelik çağrıda bulundu. Konferansa CSU Uyum Kurulu Başkanı olarak katılan ve organizasyona destek veren İsmail Akpınar şu açıklamalarda bulundu, „Biz yıllardır muhataplarımıza söylüyoruz, ‘Anadili Türkçeyi bilen Almancayı da daha iyi öğrenir. Türkçe Almanya için bir kazançtır.’ diye. Bunun şimdi bu konferansta da uzmanlar tarafından tekrar teyit edilmesi bizim bu konuda verdiğimiz zorlu mücadeleyi güçlendirecektir. Türkçemizi ve genel olarak kültürümüzü burada korumak ve çocuklarımıza iyi bir şekilde öğretmek için hepimize, resmi Türk makamlarına, sivil kuruluşlarımıza, siyasetçilerimize ve velilerimize önemli görevler düşmektedir. Bu konuda sadece birlikte hareket edersek başarılı oluruz diye düşünüyorum.“ TIAD’da felsefe akşamı Avrupa Metropol Bölgesi Nürnberg Türk – Alman İşadamları Derneği’nin (TİAD) ikincisini düzenlediği felsefe akşamı, Nürnberg’de gerçekleşti. Yaşam felsefesi konusunda bir konferans veren Berlinli Dr.Ufuk Yaltıraklı, “Kendi yaşamımızı sorgulamak yerine başkalarınınkini sorguluyoruz.” dedi. Edebiyatçı Fikri Karakuş’un, Yaltıraklı için yazdığı hicvi okunmasının ardından söz alan Dr. Ufuk Yaltıraklı konuşmasına, “Yaşam felsefesi dilimizden düşmüyor, ama önce bunun iyi bilinmesi gerekiyor. Bilgi önce aileden ve okuldan, sonra hayatın içinden öğrenilir.” diyerek devam etti. Davetlilerin ilgi ile dinlediği Dr. Yaltıraklı, ‘yaşam kılavuzuna önem verilmesi gerektiğine’ işaret ederek, ‘ruhun iniş çıkışlarından uzak durulması gerektiğinin’ altını çizdi. 17 Nürnberg şkanı Maly Belediye ba Adil Kaya Festivalin onur konukları sevilen sanatçılar Hannelore Elsner ve Türkan Şoray Soğuk filmiyle perdelerini açan festivalde film sonrası yönetmen Uğur Yücel ve oyuncular filmle ilgili soruları yanıtladı. Festivalin ardından Nürnberg‘de gerçekleşen 18. Türkiye Almanya Film Festivali muhteşem bir törenle sona erdi. Türkan Şoray ve Hannelore Elsner‘in onur konuğu olduğu festivalde Karadeniz rock grubu Marsis şahane bir konser verdi. Nuri Bilge Ceylan‘ın ‚Bir Zamanlar / Turkey Cinemaskope‘ adlı fotoğraf sergisi de festivale eşlik etti. Zengin programıyla on gün boyunca devam eden festivalin sonunda çeşitli dallarda film ödülleri dağıtıldı. Ödül detayları için: fftd.net SPD Mögeldorf teşkilatı başkanı Arif Taşdelen, başkonsolos Öztürk Çil ve yönetmen Michael Verhoeven lilere Yardım rg‘deki Enge rkcell, Nürnbe ek film bileti Tu er de tir al ge iv st ya Fe ubünü birara Kl ar iler Müdürü nl şk dı İli l Ka sa m Derneği ve Europe Kuru ll ce i desteklirk ey Tu oj ti. pr k hediye et .‘ olarak bir ço si le ai l el im kc e za atarız ur güzel projeler Değer Akal ‘T ada bölgee birlikte de rd şm ile nu i lk ko ı Be ığ yoruz. Çil yapt belirtti. solos Öztürk r duyduğunu dedi. Başkon alarıyla guru m lış ça n dı sindeki ka 18 Hükümet Kadın filimiyle festivale katılan Sermiyan Midyat ve festival yöneticilerinden Ayten Akyıldız 03 / 04 / 05 2013 piyasa Nürnberg Festivalin açılış konserinde Karadeniz rock grubu Marsis‘e Cahit Berkay ve Derya Petek eşlik etti. Festivalin sa dık destekçi leri Dr. İsmail Ba loğlu ve eşi Gabrielle Ba loğlu Festivalde Can Dündar’ın hazırladığı Delikanlım- İyi Bak Yıldızlara” adlı belgeseli de gösterildi. Sonrasında ise Can Dündar izleyicilerin belgesel ve dönemle ilgili sorularını yanıtladı. Zeki Demirkubuz da festival konukları arasındaydı Haar CoCCon sCHöne Haare sCHöne Haut Pflege & Behandlung von Wimpernextensions weiter Informationen unter: www.haarcoccon.de Inh. Serpil Atli, Bayerstr. 8, 80335 München : HaarCoccon piyasa 03 / 04 / 05 2013 Tel.: 089 - 14 61 62 19 © hrt-agency.com Damit Sie möglichst lange viel Freunde an Ihren Wimpernextensions haben ist es ratsam, folgende Tipps zu befolgen: In den ersten 12 -24 Stunden nach der Behandlung achten Sie bitte darauf, dass die abalico Wimpernextensions nicht mit Wasser oder Pflegeprodukten in Berührung kommen. Verwenden Sie grundsätzlich kosmetische Produkte, die Glykol, organische Lösungsmittel oder Harnstoffe beinhalten. Bei richtiger Handhabung und Pflege bleiben die Wimpernextensions bis zum natürlichen Ausfallen der eigenen Wimpern. Nürnberg CSU Uyum Heyeti Meşale Okulunu‘nu ziyaret etti Nürnberg – Fürth – Schwabach, Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Uyum Kurulu, İsmail Akpınar başkanlığında, Nürnberg Meşale Derneği’ne bağlı Özel Meslek Lisesi ve çocuk yuvasını ziyaret ettiler. CSU heyetinde bulunan CSU Nürnberg Belediye Başkan adayı Sebastian Brehm, CSU Federal Milletvekili Dagmar Wöhrl, CSU Nürnberg Nord Eyalet Meclisi adayı Michael Brückner ve CSU Belediye Meclis üyesi Max Höffkes ilk kez ziyaret ettikleri okulu beğendiklerini söylediler. Özel okullardaki eğitim düzeyine dikkat çeken partililer, bunun devlet okullarına örnek olacağını söylediler. 600’ün üstünde üyesi bulunan Meşale Derneği yetkilileri Erdal Eroğlu, Ender Ses ve Orhan Ayhan, dernekleri tarafından işletilen Çocuk Yuvası, Özel Meslek Lise ve Dershane ile ilgili bilgi vererek, eğitim komplekslerini gezdirdiler. Bu görüşmelerde Meşale Derneği’nin Nürnberg‘de yeni yapılacak Çocuk Yuvası projesi de tanıtıldı. Brehm, özel okulların başarılı bir eğitim için önemli olduğunu ve devlet okullarının da eğitim düzeyinin yükselmesi için iyi bir örnek teşkil ettiklerini bildirdi. Foto: Meşale Derneğinden Erdal Eroğlu,Ender Ses, CSU heyetinden İsmail Akpınar,Dağmar Wöhrl, Michael Brückner,Sebastian Brehm ve Max Höffkes (soldan sağa) okulları ile ilgili bilgi verdiler Yuva çocukları belediyeyi ziyaret etti Nürnberg’deki anaokullarında Türk çocukları ile gönüllü olarak ilgilenen Nurten Küz, 12`si Türk, 14 çocukla birlikte Nürnberg Belediyesi Meclis Üyesi ve Bavyera Parlamentosu adayı Arif Taşdelen’i ziyaret ederek onun rehberliğinde tarihi belediye binasını gezdiler. Çeşitli birimlerin çalışmalarını yakından gözlemleyen çocuklar, daha sonra 2. Belediye Başkanı Horst Förther`i makamında ziyaret ettiler. Misafir çocuklar, sordukları soruları, kendilerinin anlayacağı bir dille cevaplayan belediye yetkilileri sayesinde yararlı bir gezi geçirdiler. 20 Nurten Küz (solda) minikler ile birlikte Nürnberg Belediyesini ziyaret ederek, Meclis Üyesi Arif Taşdelen’den (ortada) bilgi aldılar. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Nürnberg Beşiktaş – Erlangen kardeşliğinin 10. yılı kutlandı Erlangen ile Beşiktaş’ın kardeş şehir oluşunun 10. yılı nedeniyle Almanya’ya gelen Beşiktaş Belediyesi heyeti ile gazeteciler, ziyaretlerinin 3. gününde Erlangen Belediyesi’nde yapılan basın toplantısı ve kokteyle katıldılar. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun çağrısı üzerine Ankara’ya gittiği için yerine yardımcısı Osman Yenen vekalet etti. Basın toplantısında Beşiktaş ile Erlangen belediyelerinin bütçeleri irdelendi. Erlangen bütçesinin 330 milyon euro, Beşiktaş’ın ise 125 milyon Türk lirası olduğu belirtildi. Andrea Kaiser’in Türkçe ve Almanca selamlama konuşmasının ardından Erlangen Belediye Başkanı Dr. Sigefried Balleis, “10. yıl nedeniyle büyük gurur duyduğunu, bu sürede epey tecrübelerinin olduğunu, karşılıklı olarak üç okulu kardeş ilan ettiklerini” anımsatan Balleis, ziyaretlerin sevindirici olduğunu belirtti. Beşiktaş Belediyesi Başkan Yardımcısı Osman Yenen de, “İsmail Ünal’ın selamlarını ilettiğini, 10.yıl nedeniyle aynı duygu ve düşünceleri paylaştıklarını” vurguladı. Gilbert Yammine ve Rainer Glas’ın kanun ve gitarla yaptığı müziğin ardından kokteyl verildi. Nürnberg‘de... PiYASA-Magazin PiYASAMagazin PIYASA_Nürnberg_148x66.indd 1 piyasa 03 / 04 / 05 2013 12.03.13 05:02 21 Carreer “Kultur weckt Talente“ Projekt zur beruflichen Orientierung Jugendliche an Kultur heranführen und sie dadurch bei der Persönlichkeitsentwicklung und bei der beruflichen Orientierung unterstützen -Das ist das Ziel des Projekts „Kultur weckt Talente“, an dem in diesem Jahr 140 Schülerinnen und Schüler von acht Nürnberger Mittelschulen teilgenommen haben. Bei der Abschlussveranstaltung in der IHK Nürnberg für Mittelfranken zeigten die Schüler der 7. Klassen in kleinen Aufführungen, was sie gelernt haben, zudem erhielten sie ihre IHK-Abschlusszertifikate. Die IHK organisiert das Projekt, welches bereits zum zweiten Mal angeboten wurde, gemeinsam mit dem Kunstund Kulturpädagogischen Zentrum der 22 Museen in Nürnberg (KPZ) und dem Staatlichen Schulamt der Stadt Nürnberg. Sechs Workshops zu folgenden künstlerischen Bereichen standen in einem Zeitraum von einem halben Jahr auf dem Programm: Musik, Bildende Kunst (Bildbetrachtung, Medienkompetenz), Theater (Körpersprache, Rhetorik), Tanz und Literatur (kreatives Schreiben, Ausdrucksstärke). Dabei erfuhren die Schüler mehr über ihre eigenen Stärken und konnten sich in für sie meist völlig neuen Bereichen erproben. Diese Erfahrungen werden nun in weiteren drei Projekttagen aufgegriffen, die zu Beginn des kommenden Schuljahres stattfinden werden. Dabei wird den Schülern vermittelt, wie sie die neu gewonnenen Erkenntnisse über die eigenen Stärken für die berufliche Orientierung nutzen und im Berufsleben einbringen können. Eine Schülerin fasste ihre Erfahrungen aus dem Projekt treffend zusammen: „Zu Beginn hatte ich schon etwas Angst, mich einzubringen und mich zu blamieren. Im Laufe der Zeit habe ich aber gemerkt, dass ich ja vieles ganz gut kann, und es hat Riesenspaß gemacht.“ Das bestätigte auch IHK-Präsident Dirk von Vopelius: „Kultur weckt Talente“ sei ein Schlüsselprojekt der IHK, um Jugendlichen Mut zu machen. „Kultur kann viel dazu beitragen, dass sie ihre Perspektiven erkennen und erfolgreich ihre Zukunft gestalten“, so von Vopelius. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Çocuğumuzun sağlıklı gelişimi için oyun çok önemlidir Oyun ve oyuncaklar, çocuğumuzun gelişimine ne gibi katkı sağlar? • Çocuğumuz her bulabildiği fırsatta oyun oynayabilmelidir. • Oyun oynamak çocuğumuzun hayal gücünü, becerisini ve sosyal davranışını teşvik eder. • Oyun oynamak çocuklarımızın kurallara uymak, rekabet etmek ve sabırlı olmak gibi donanımlara sahip olmalarını sağlar; ileride okul ve güncel hayatı kolaylaştırır. Çocuklarımızın sadece yuvada veya okulda oyun oynamaları » Çocuklarımız hayatı oyunlar sayesinde öğrenirler. « Pınar Altuğ yeterli midir? • Yuva ya da okulda oynanan oyun yeterli değildir. Çünkü evdeki oyunla çocuğumuzun öğreneceği ve kazanacağı özgüven çok önemlidir. • Oyun, çocuğumuzu tanımak ve onunla ortak noktaları bulmak için bir şanstır. • Emrederek çocuğumuzu tanıyamayız. Oyun oynayarak çocuğumuzu daha iyi tanıyabiliriz. • Anne ve baba dili iyi konuşursa, çocuk da iyi konuşur • Çocuklarımızın eğitiminde ve gelişiminde en önemli kişiler biz anne ve babalarız • Birlikte oyun oynamak, anne, baba, çocuk ilişkisini güçlendirir. • Başarılı eğitimde zorlamanın yeri yoktur Oyuncak seçiminde nelere dikkat etmeliyiz? • Biz anne ve babalar çocuğumuzun medya kullanımını kontrol etmeliyiz • Biz anne ve babalar çocuğumuza faydalı olan oyunları seçmeliyiz. • Reklamlardaki oyuncaklar, daima en iyisi olmak zorunda değildir. • Eğitim bilimcileri, pedagojik açıdan değerli olan oyunları tavsiye ediyorlar. beys.de 04/13 BAŞLIKLAR VE ÖNERİLER • Çocuklarımızın özgüveni donanımları sayesinde gelişir • Okuma alışkanlığına sahip çocuklar eğitimlerinde de başarılı olurlar • Çocuklarımızın hayatında doğa ve kültürel etkinlikler eksik olmamalıdır Bir eğitim kampanyası: METROPOL FM ® Çocuğumun eğitim ve gelişimini nasıl destekleyebilirim? Bu ve buna benzer sorulara uzmanlarımızın verdiği yanıtlar ve daha pek çok faydalı bilgi için internet sitemizi ziyaret edin. 03 / 04 / 05 2013 piyasa • Okulda başarılı olabilmeleri için çocuklarımıza mutlaka kahvaltı yaptırmalıyız www.lernenmachtstark.de www.ogrenmekgucverir.de 23 Carreer Nürnberg – Neues Flugziel von Pegasus Nürnberg wird nach Berlin, Köln, Düsseldorf, München und Stuttgart in Kürze das sechste innerdeutsche Flugziel von Pegasus Airlines werden. Die neue Flugstrecke nach Nürnberg, die am 17. Juni zum ersten Mal in Betrieb genommen wird, bietet drei Tage die Woche Verbindungen von Istanbul nach Nürnberg und zurück an. Die Flugtage sind Montag, Mittwoch und Samstag (Hinflug), sowie 24 Dienstag, Donnerstag und Sonntag (Rückflug). Mit Beginn des Sommerflugplans soll im Juli der Flugbetrieb zwischen Izmir und Nürnberg aufgenommen werden. Pegasus bringt dann jeden Donnerstag Gäste nach Nürnberg und jeden Freitag zurück an den Adnan Menderes Flughafen in Izmir. Fluggäste aus Nürnberg können über Istanbul weitere 27 Ziele entdecken, 20 davon innerhalb der Türkei (Adana, Ankara, Antalya, Batman, Bodrum, Dalaman, Diyarbakir, Elazig, Erzincan, Gaziantep, Izmir, Kayseri, Konya, Kütahya Zafer, Malatya, Mus, Samsun, Sanliurfa, Trabzon, Van), sowie sieben internationale Flugziele (Belgrad, Bologna, Bukarest, Nordzypern, Pristina, Sarajevo, Skopje). Innerhalb der vergangenen sieben Jahre beförderte Pegasus Airlines 2,7 Millionen Passagiere nach Deutschland. Senior Vice President, Commercial bei Pegasus, Güliz Öztürk, erklärt wie es dazu kam, nach Stuttgart im Jahr 2006 auch Berlin, Köln, Düsseldorf und München in das Flugprogramm aufzunehmen: „Bisher haben wir das ganze Jahr über fünf innerdeutsche Destinationen angeflogen. Mit Beginn des Sommerflugplans kamen Nürnberg, Zweibrücken und Hannover dazu. Seit der Inbetriebnahme der Flugstrecke nach Deutschland, mit Stuttgart als erstes deutsches Ziel im Jahr 2006, konnten wir 2,7 Millionen Passagiere für uns gewinnen. Ab Juni dieses Jahres werden wir Nürnberg als Konstante in unseren innerdeutschen Flugplan aufnehmen und wird dann ganzjährig vom Istanbuler Flughafen Sabiha Gökçen aus angeflogen. Dank der nunmehr sechs innerdeutschen Destinationen während der Sommer- und Wintermonate konnten wir optimale Flugverbindungen zwischen den beiden Ländern schaffen.“ 03 / 04 / 05 2013 piyasa Girişimcilikte Türk gençleri ve kadınlar Gençler ve kadınlar girişimcilikte somut adımlar atıyor. TAVAK Vakfı’nın yaptığı araştırmada 150.000 sınırına yaklaşan Türk girişimcinin Avrupa Birliği sınırları içinde çalıştığı tespit edildi. Artık AB ülkelerindeki Türk girişimcilerin yüzde 25’ini kadınlar oluşturuyor. Almanya’nın geneline baktığımızda bu oranın yüzde 20’nin altında olduğunu görüyoruz. Demek ki artık Avrupalı Türk kadınları da erkeklere taş çıkartacak bir girişimcilik sergiliyorlar. Sevindirici bir gelişme de genç neslin büyük ölçüde girişimciliğe yönelmesi. 40 yaşın altındaki girişimcilerin oranı yüzde 60 sınırına yaklaşmış bulunuyor. Bu kişiler babalarının branşlarını seçmemekte; seyahat acentesi, bakkal, terzi veya restoran gibi meslekler yerine yeni teknolojilere ağırlık vermekteler. Yeni teknolojide, consulting firmalarında, etnik marketing konusunda Türk kadınlarının ve Türk gençlerinin atılımları büyük. Artık Avrupa’nın neresine giderseniz gidin bu branşlarda kadınlarımızın ve gençlerimizin yer PartnerTG 2013 168x105 01_MVG 07.05.13 12:02 Seite 1 aldığını görmekteyiz. Birçok uzmana göre bu ilerleme 4. ve 5. nesilde daha da artacak. Genç nesiller daha bilinçli, araştırarak yatırımlarını yapmaktalar. Gençler, feasibility - study’ler yapımına ağırlık verirken yer ve yatırım alanı seçiminde de ince eleyip sıkı dokuyor. Bu nedenle önümüzdeki yıllarda Avrupalı Türklerin girişimcilik macerasında iflaslar azalacak, yepyeni branşlara el atılacaktır. Melda Akyol Ruhr Üniversitesi Bochum / TAVAK Vakfı ale Die ide hrkarte t-Fa Freizeiine Gruppen für kle Familien . und 10 6* ¤ 0 — Gültig für bis zu 5 Erwachsene oder 10 Kinder zwischen 6 und 14 Jahren. Beliebig oft an einem ganzen Tag! Inklusive aller Nachtlinien bis 6 Uhr am nächsten Morgen. Gültig im MVV-Tarifgebiet. piyasa 03 / 04 / 05 2013 www.mvg-mobil.de 25 * Preis für eine Partner-Tageskarte/Innenraum gemäß MVV-Gemeinschaftstarif /Stand: 09.12.2012 HOCH 3 . München | ® Pétrouche u.a. | 05-2013 Wir setzen alle auf eine Karte! Partner-Tageskarte AB München München ist bunt! Bauma‘da bir ilk Münih’te yapılan dünyanın en büyük inşaat makineleri fuarı Bauma‘da bir ilk yaşandı. Bursalı E-Mak şirketi tarafından en son teknoloji ile üretilen dev asfalt tesisi siparişi veren Alman firmasına 26 teslim edildi. Teslim törenine katılan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, „Komple Türkiye‘de üretilen fabrika niteliğindeki bir tesisin ilk defa uluslararası bir fuarda teslim edildiğini“ söyledi. Türkiye‘den 60 TIR‘la getirilen dev boyutlu komple asfalt üretim tesisi Almanya‘nın Hamburg kentinde faaliyet gösteren AMW-HTV Grubu‘na satıldı. Simge Şirketler Grubu‘nun Yönetim Kurulu Başkanı Nezir Gencer, yaptığı konuşmada Hamburglu firmayla 2010 yılındaki Bauma fuarında tanıştıklarını, bugün de o günlerdeki görüşmelerin meyvesini topladıklarını söyledi. Anahtarı aldığında sevinç gözyaşları döken AMWHTV Grubu‘nun yöneticisi Peter Stamer ise, siparişi üç yıl önce verilen tesisi özellikle enerji tasarrufu ve çevre dostu olduğu için tercih ettiklerini vurguladı. Stamer, Türkiye ziyaretlerinde kendilerine gösterilen kolaylığa ayrıca teşekkür etti. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Text: Görkem Sahin, Foto: Tuba Türker Im Rahmen der Aktion „Wir stehen auf! – Gegen Rassismus und Menschenfeindlichkeit“ organisierte der Verein „München ist bunt!“ die Kundgebung am Marienplatz, an der über 1000 Menschen teilgenommen haben. Das Publikum konnte sich auf zahlreiche Auftritte, u. a. von Alt-Oberbürgermeister und Ehrenbürger Münchens Georg Kronawitter, Dr. Barbara Kittelberger (Stadtdekanin), Erzpriester des Ökumenischen Patriarchats Apostolos Malamoussis und Imam Benjamin Idriz freuen. Auch die Politik kam nicht zu kurz. An der Veranstaltung nahmen viele Stadträte und Landtagsabgeordnete aller demokratischen Parteien teil. In der Eröffnungsrede wies der Vorsitzende des Vereins auf den alltäglichen Rassismus hin, dem sich viele Menschen heute noch ausgesetzt sehen. „Gerade die Schlagzeilen der letzten Tage zeigen nur all zu deutlich, wie Rassismus und Diskriminierung auch heute noch in unserer Gesellschaft vorkommen. Und das ganz offen und unverhohlen. Deshalb zeigen wir Ihnen heute mit unserem bunten Programm ohne dabei den Zeigefinger zu erheben, wie man ihn dennoch erkennt und entgegentritt“. In seinem Redebeitrag wies Dr. Hans-Jochen Vogel auf die historische Verantwortung der Münchnerinnen und Münchner hin„Nicht weit von hier nahm Hitlers Aufstieg seinen Anfang und die Demokratie ihr Ende. “ Vogel beendete seine bewegende und aufrüttelnde Rede mit der Lehre, die aus dieser Schreckensherrschaft gezogen werden müsse mit dem Zuruf: „Nie wieder!“ München Christian Ude Plümürlülerle buluştu Münih Anakent Belediye Başkanı Christian Ude, Münih Alevi Toplumu derneğinde gerçekleştirilen toplantıya katıldı. “Manevi hemşehrilerim ile biraraya gelmekten mutluluk duyuyorum” diyen Ude, önümüzdeki yıl yapılacak olan seçimler sırasında izleyeceği politikalar hakkında bilgi verirken, özellikle Bavyera eğitim sistemini eleştirdi. “Eğitim sisteminde değişmesi gereken bir çok nokta var. Oldukça karmaşık ve öğrenciler için ağır şartlar içeriyor” diyen Ude, müslüman çocukları için din dersinin verilmesi gerektiğini de söyledi. Alevilik konusuna da değinen Ude, “Alevi vatandaşlarımız hala inançlarını özgürce yaşayamıyorlar. Bu konuda da çalışmalar yapılmalı” şeklinde konuştu. Başkan Ude, konuşmasında çifte vatandaşlığa değindi: “Burada doğmuş ve büyümüş, eğitimini burada almış gençlere, Alman mı Türk mü olmak istiyorsun diye soruyorlar. Bunu soracağınıza her iki vatandaşlığı da versenize. O gençleri niye bu haktan yoksun tutuyorsunuz?” diye sordu. Dernek yetkilileri tarafından yapılan açıklamalarda, Bavyera bölge temsilciliği olarak 18 Alevi kültür merkezi ile birlikte 40 bini aşkın Alevi vatandaşın, gelecek yıl yapılacak seçimlerde oy kullanarak, adayların destekleneceği belirtildi. Toplantıya SPD Rosenheim bölgesinden federal meclis adayı Abuzer Erdoğan, Yeşiller Augsburg bölgesinden Eyalet Meclisi adayı Cemal Bozoğlu, yine Augsburg bölgesinden Hüseyin Yalçın ile SPD eyalet meclisi adayı Dr. Elif Cındık’ın yanı sıra, Münih Alevi Toplumu Başkanı Hüseyin Çelik ve Bavyera Genel Sekreteri Üzeyir Bingöl ile yöneticiler de katıldı. Coşkulu kutlama Münih Postpalast‘ta gerçekleşen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile Atatürk‘ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı bir arada kutlandı. T. C. Münih Başkonsolosluğu‘nun desteği ile Münih Okul Aile Birliği tarafından düzenlenen kutlamaya çok sayıda konuk katıldı. İstiklal Marşı ve Alman Milli Marşı’nın okunmasının ardından T.C. Münih Eğitim Ataşesi Vekili H. Selçuk Eke ve Münih Türk Okul Aile Birliği Derneği Başkanı Nilgün İzmirli birer konuşma yaptı. Oldukça renkli geçen etkinliğin sunumunu öğretmenler Zeynep Küçük ve Dilek Deniz yaptı. Çocuk koroları, şiirler, müzik dintetisi ve halk oyunları gruplarının gösterileri büyük ilgi topladı. piyasa 03 / 04 / 05 2013 27 München Okul Aile Birliği 10. yılını kutladı Münih Türk Okul Aile Birliği’nin 10. Yıl balosu ve eğitim gönüllüleri tanışma ve dayanışma gecesi Marriott Hotel’de düzenlendi. Dernek başkanı Nilgün İzmirli yaptığı açılış konuşmasında ‚bu gece üyelerimiz ve eğitim gönüllüleriyle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz’ dedi. Derneğin kuruluşu ve amaçları hakkında bilgi veren İzmirli ‚öncelikli amacımız güzel Türkçemizi çocuklarımıza aktarabilmek. Bunun için gönüllülük prensibiyle hareket edip yeni yönetim kurulu olarak elimizden geleni yapacağız dedi. Bu konuda bize destek veren herkese sonsuz teşekkürler’ şeklinde konuştu. Geceye katılan FDP Bavyera grup başkan yardımcısı ve eğitim sözcüsü Renate Will ve Bavyera Eyalet Parlamento’su FDP milletvekili adayı Mahmut Türker de birer konuşma yaptılar. Çok sayıda dernek temsilcisinin de bulunduğu gecede sevilen ses sanatçısı Yıldırım Bekçi müthiş bir müzik şöleni sundu. Misafirler gece boyunca Mesut Somalı ve Grup Star eşliğinde geç saatlere kadar eğlendiler. Münih Türk Okul Aile Birliği yönetim kurulu şu isimlerden oluşuyor: Nilgün İzmirli ( Başkan), Sebile Tabak (Başkan yardımcısı), Bülent Teberikler (Yazman), Nurten Aslan ( Sayman), Şaban Taşan (Üye), Halil İzmirli(Üye), Zeynep Tabak(Üye) Yedek üyeler: Hüseyin Delemen, Onur Aslan “Almanya ne zaman ısınacak?“ Almanya genelinde geçtiğimiz 40 yılın en sert ve uzun geçen kışının ardından sabırsızlıkla ilkbaharı bekleyenlerin hayal kırıklığı sürüyor. Alman meteoroloji dairesinin yaptığı açıklamaya göre, Almanya’da, İskandinavya üzerinden gelen soğuk hava dalgası devam edecek. Münih‘te, Türk esnafları soğuk ve yağışlı hava nedeniyle işlerinin çok düştüğünü belirterek dert yandılar. ‚İlk kez bu mevsimde böyle bir soğuk gördüm‘ Münih’in şehir merkezinde perdecilik yapan Meliha Perde isimli firmanın sahibi Mustafa Akdağ, “13 yıldır bu sokakta esnaflık yapıyorum ve ilk defa böylesine bir Mayıs ayında kötü hava şartları yaşıyorum. Bu müşteri oranımızı da önemli ölçüde düşürüyor.” dedi. 28 ‚32 yıldır ilk defa bu mevsimde donuyorum‘ Babadan kalma Wamaeksportmağazası işleten Gül Uğur “Münih’te doğup büyüdüm. 32 yıldır bu mevsimde ilk kez bu kadar uzun yağmurlu, rüzgarlı ve soğuk bir hava yaşıyorum. İster istemez insanlarda psikolojik etki yapıyor ve moral bozulmasına sebep oluyor” diyerek dert yandı. 03 / 04 / 05 2013 piyasa München Konserlere çelik yelekle çıkıyorum Münih Belediye Sarayı‘nda düzenlenen “Nazi şiddetine karşı ne yapmalı?” konulu açık oturuma katılan ünlü rock sanatçısı Peter Maffay, Almanya‘daki aşırı sağcı ve neonazi tehlikesine karşı tutum aldığı için tehdit altında olduğunu söyledi. Maffay “Uzun zamandır konserlere çelik yelekle çıkmak zorundayım. NSU cinayetleri ile ülkenin geldiği durum çok vahim” dedi. Sözlerine, “Bu akşam yelek taşımıyorum, fakat güvenlik birimlerinin talimatıyla konser alanlarına çelik yelek giyerek gidiyorum.” diye devam eden ünlü sanatçı: “Salt farklı kültürden oldukları için insan canına kıyan ırkçı birinin ne kadar sinsi ve zalim olduğunu düşündükçe öfkelenmeden edemiyorum. Benim mücadele aracım müzik. Müzikle insanların kalbine ve beynine hitap etmek mümkün. Fakat ırkçılar bunu bile kötüye kullanıyor. Yapacak çok işimiz var.” diye konuştu. Panelin diğer konuşmacılarından Bayern Münih Futbol Kulübü Başkanı Uli Hoeness de, “Aldıkları önlemler sayesinde Bayern Münih taraftarlarını aşırı sağcı eğilimlerden uzak tutmaya çalıştıklarını, maçlara almamaya özen gösterdiklerini” söyledi. Münih Belediye Başkanı Christian Ude‘nin (SPD) açılış konuşmasını yaptığı panele ayrıca müdahil avukatlardan Mehmet Gürcan Daimagüler, yazar Hatice Akyün, neonazi uzmanı Bernd Wagner, tiyatro yönetmeni Christian Stückl ile sunucu Uli Jörges katıldı. Her yöne 90 dakika İstanbul Meydan Sahnesi, “Her Yöne 90 Dakika” oyunuyla çıktığı Almanya turnesini Münih gösterisiyle kapattı. Seyfi Şahin‘in yazdığı, Ahmet Saraçoğlu‘nun yönettiği ve ünlü oyuncular Ahmet Çevik, Deniz Oral, Tuğba Ersöz, Seval Ovalı ile Veysel Diker tarafından sahnelenen komedi salondaki izleyicilere çok keyifli dakikalar geçirdi. Televizyondaki izdivaç programları üzerinden insanımızı piyasa 03 / 04 / 05 2013 da hicveden oyun, aynı zamanda politik göndermelerde de bulundu. Milbertshofen Kültür Merkezi‘ndeki oyundan sonra grubun Danimarka‘ya geçeceği belirtildi. 29 München Münih böylesini yaşamadı Dertlerini Django Asül ile unuttular Dünyaca ünlü iki müzik starı Bon Jovi ile Pink, Münih Olimpiyat Köyü’nde aynı gün sahneye çıktı. Bon Jovi stadyumda 62 bin kişi toplarken, havalarda uçan Pink‘i kapalı salonda 12 bin hayran kitlesi izledi. Biletleri çok önceden tükenen konserde yaşlı genç tüm hayranlarına muhteşem bir nostalji yaşatan Bon Jovi, alerjik rahatsızlık nedeniyle yarıda kesmek zorunda kaldığı Sofya konserinden sonra adeta gönül aldı. Bon Jovi, artık sportif müsabakalar yapılmayan olimpiyat köyünün stadyumunda rock rüzgarı estirirken, diğer bir Amerikan ünlüsü, örümcek ağlarıyla kapalı yan salonda akrobatik numaralar eşliğinde müthiş bir konser verdi. Django Asül mahlasıyla Almanya‘nın sayılı güldürü ustaları arasında yer alan Uğur Bağışlayıcı, çoğunlukla Bavyeralı politikacıların katıldığı ‚Maibockanstich‘ isimli bira şenliğinde fırtınalar estirdi. Münih’teki ünlü bira evi Hofbraeuhaus‘ta düzenlenen geleneksel bira şenliğinde, gündemdeki her konuya sözünü esirgemeden gönderme yapan Django Asül, özellikle kıyak maaş olayı nedeniyle istifa etmek zorunda kalan CSU Meclis Grup Başkanı Georg Schmid için söylediği, “Fazla dert etmeyin, kendisine Münih‘te hemen iş verecek birçok futbol kulübü bulunur” demesi kahkaha tufanına neden oldu. Güldürü ustasının, aynı zamanda muhalefete de yüklendiği geceyi Bavyera Televizyon Kanalı BR tarafından canlı olarak yayımlandı. Münih‘te... PiYASA-Magazin PiYASAMagazin 30 PIYASA_Münih_148x66.indd 1 05:04 piyasa 02.06.13 03 / 04 / 05 2013 München Merhaba Restaurant J ede n F tag rei & S a m s t a g L i ve m Pariser Str. 9 81669 München Tel: 089-448 70 67 us M i tt w oc h Fis ch ta g ik Montag Ruhetag! Dienstag - Donnerstag 17:00 bis 01:00 www.merhaba-taverne.de Freitag & Samstag 17:00 bis 03:00 Reservierungen erwünscht Sonntag 17:00 bis 01:00 piyasa 03 / 04 / 05 2013 31 People “Frauen in der Türkei – Im Griff der Gewalt und Gegenwehr“ Der Türkische Volksverein e. V. München, nahm sich auch in diesem Jahr den 8. März, Internationalen Frauentag zum Anlass, um auf die Sorgen und Stellung der Frauen in der türkischen Gesellschaft aufmerksam zu machen. Zu dieser Thematik wurde im EineWeltHaus eine Podiumsdiskussion mit Vorträgen von Dr. Fulya Kip Barnard, Dr. med Elif Duygu Cindik Herbrüggen und Aylin Nazliaka, Abgeordnete der CHP, abgehalten. Eingeleitet wurde der Abend mit einem musikalischen Auftritt von Tekin Turan und seinen Freunden Erhan und Hayrani, die das Publikum mit ihrem vielseitigen Reperoire an türkischer Volksmusik begeisterten. Während der gesamten Veranstaltung wurde mit einem Podest aus Bildern und Blumen den verstorbenen Frauen, Türkan Saylan, Autorin, MediziGörkem Şahi n nerin und Vorsitzende, sowie Gründerin des türkeiweiten Vereins CYDD, und Prof. Dr. Türkel Minibas gedacht. Im Interview mit Piyasa beantwortet die Abgeordnete der türkischen Partei CHP, Aylin Nazliaka Fragen zum Thema Gleichberechtigung von Frauen in der heutigen Gesellschaft: Fotos: Medyatik und Cembazer-photography Anschließend eröffnete Necip Sahin, Vorsitzender des Türkischen Volksvereins, die Gesprächsrunde mit einer Rede über die unermessliche Wichtigkeit der Stellung von Frauen in einer modernen Gesellschaft. Er widmete den zahlreich erschienenen Zuhöhrern das Gedicht „Kadin“ (Eine Frau) von Nazim Hikmet, um der gleichgesinnten Stellung von Frau und Mann einen Ausdruck zu verleihen. 32 03 / 04 / 05 2013 piyasa People Warum sinkt in der türkischen Gesellschaft die Gleichberechtigung zwischen Frauen und Männern? Tatsächlich ist es der Fall, dass die Türkei von einem Präsidenten regiert wird, der nicht an die Gleichberechtigung zwischen Frauen und Männern glaubt. Diese Denkweise wird leider auf die Politik reflektiert und führt dazu, dass die Bevölkerung sich dem annimmt. Was tut die CHP, um dieser Ungleichheit entgegenzuwirken? Die CHP ist eine moderne und weltoffene Partei, die als erste Partei in der Türkei Frauen das Wahlrecht gewährt hat. Sie hat folglich die Basis für eine Gleichberechtigung in der Türkei geschaffen. Wie so oft werden die Frauen auch von der aktuellen Regierung als Mittel genutzt, um von ihrer korrupten Politik abzulenken. Was würden Sie Frauen raten, die wegen ihrem Geschlecht im Geschäftsleben gemobbt werden? Aus eigener Erfahrung kann ich Frauen raten, sich durch derartige Sprüche nicht verunsichern zu lassen. Es zeigt lediglich, Informationen zur Person Aylin Coşkunoğlu Nazlıaka (geb. 3. Dezember 1968) ist eine türkische Unternehmerin und Politikerin der Republikanischen Volkspartei (CHP), sowie ein Mitglied der EU-Kommission. Sie wurde in Ankara geboren und absolvierte ihr Studium der Wirtschaftswissenschaften an der Technischen Universität des mittleren Ostens. Ihre Karriere begann bei der Koç Holding. Im Alter von 24 Jahren gründete sie ihr eigenes Unternehmen und wurde zu einer der führenden Namen im Bereich der Personalwirtschaft in der Türkei. piyasa 03 / 04 / 05 2013 dass sich diese Person an einer höheren Position sieht als eine Frau. Dies ist eine Denkweise, die weder demokratisch noch akzeptabel ist! Was können Frauen tun, um der häuslichen Gewalt zu entkommen? In der Türkei gibt es bereits zahlreiche Unterkünfte für Frauen, die von ihren gewalttätigen Ehemännern entkommen wollen. Leider ist die Anzahl der Frauen, die durch häusliche Gewalt, um ihr Leben kommen sehr hoch, sodass es meistens schon zu spät ist. Was würden Sie sich für die Frauen in der Türkei wünschen? Ich denke, dass jede Frau, ob in der Türkei oder in einem anderen Land eine grundlegende Bildung verdient, um ihr Leben eigenständig zu gestalten. Die Realität sieht leider so aus, dass Frauen aufgrund fehlender Bildung finanziell abhängig von ihren Ehemännern sind. Aufgrund dieser wirtschaftlichen Abhängigkeit sehen sie keine Chancen sich gegen häusliche Gewalt zu wehren. Ich würde mir für jede Frau eine soziale Grundlage von der Regierung wünschen, die diese Frauen unterstützt. Sie war außerdem in zivilen Organisationen, wie Peryön oder dem privaten Arbeitsvermittlerverband, als Gründungs- bzw. Vorstandsmitglied oder Mitglied im Beirat tätig. Sie wurde mit zahlreichen Preisen ausgezeichnet, u. a. von ODTÜ als „Geschäftsfrau des Jahres 33 Istanbul Tek lisans 2 diploma Köln ve İstanbul Kemerburgaz Üniversiteleri işbirliğiyle hayata geçirilen ‘Çift Diplomalı Hukuk Lisans Programı’nın tanıtımı yapıldı. Dışişleri ve Avrupa Birliği Bakanlıklarının desteğini alan çift diplomalı eğitim programının tanıtım töreninde Egemen Bağış’ın yanı sıra Yükseköğretim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yıldırım Üçtuğ, Köln Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Martin Henssler ve Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Dönmez de yer aldı. Almanya’nın en köklü eğitim kurumu Köln Üniversitesi’yle Türkiye’de ilk kez çift diplomalı hukuk eğitimini hayata geçiren İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nin tanıtım töreninde konuşmacılara teşekkür plaketi de taktim edildi. Tanıtım töreninde „AB Müzakereleri ve Türkiye‘nin Reform Süreci“ başlıklı bir konferans veren AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, „Bu, aslında Türkiye‘nin özgürlüklere açılan yeni kapılarından biri olarak değerlendirilmeli. Çünkü hukukun üstünlüğü, Türkiye‘de bireysel özgürlüklerin gelişmesi adına, Türkiye‘nin AB reform sürecinin toplumun tamamına yayılması adına önemli bir 34 hadisedir“ diye konuştu. Temmuz 2012’de Yükseköğretim Kurumu (YÖK) tarafından onaylanan ve Almanya’da Akreditasyon Kurumu’ndan akredite edilen, ‘Çift Diplomalı TürkAlman Hukuk Lisans Programı’ ile öğrenciler, ilk iki yılını Köln Üniversitesi’nde, son iki yılını da Alman öğrenciler ile birlikte İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nde tamamlayacaklar. Programı başarı ile tamamlayan öğrenciler, İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nden “Hukuk Lisans” derecesi ve Köln Üniversitesi’nden “Bachelor of Laws” (LLB.) derecesini almaya hak kazanacak. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Istanbul 20 yıl aradan sonra yeniden Türkiye’de kitabevi tarihi bir anlamda Akademi Kitabevi tarihidir. Aziz Nesin’in, Emil Galip Sandalcı’nın, Vedat Türkali’nin, Demirtaş Ceyhun gibi ünlü ustaların uğrak yeri, kitaplarını raflardan aldığınızda, yazarıyla göz göze gelinen yerdir Akademi Kitabevi… Ahmet Altan’ın, Murathan Mungan’ın, İnci Aral’ın ilk yapıtlarını Türk okuruyla tanıştıran Akademi Edebiyat Ödülleri de, Akademi Kitabevi tarafından yaşama geçirilmiştir… 1971 yılında Nişantaşı’nda Hadi Olca tarafından kurulan ve kısa zaman içinde edebiyat, sanat ve aydınların buluşma yeri olan Akademi Kitabevi, 20 yılın ardından yeniden kapılarını açıyor. 27 Nisan 2013, Cumartesi günü itibariyle, Kadıköy Sakız Sokak’ta, 300 metrekarelik mekânda edebiyatseverlerle buluşacak olan Akademi Kitabevi, Hadi Olca’nın oğlu Muzaffer Olca ile yazar Özcan Sapan tarafından işletilecek. Mekanın giriş kısmı kitapçı ve kafe; alt katı ise aynı anda 25 kişiye inceleme-araştırma yapma imkanı veren kütüphane, kapalı kafe bölümü ile mini bir bahçeden oluşuyor. Haftanın 7 günü, saat 09.00 akşam 22.00’ye kadar kitapseverlerin uğrak yeri olmaya aday Akademi Kitabevi’nin kafesi, sıcacık ortamında okurlara kitap eşliğinde içeceğini yudumlama, sınırlı ama lezzetli mutfağından açlığını yatıştırma imkânı sunuyor. Akademi Kitabevi’nde açılış sonrası imza günleri, söyleşiler, atölye çalışmaları gibi edebiyat ve sanatseverler için kaçırılmaması gereken etkinlikler düzenlenecek. Yeni Akademi Kitabevi, İstanbul’un Anadolu yakasında, yoğun insan hareketi olan Kadıköy Çarşı Merkezi ile Bahariye Caddesi arasında, nispeten daha çok merkezde yaşayan ya da Kadıköy’de zaman geçirmeyi bilenlerin dolaştığı bir bölgede, Caferağa Kapalı Spor Salonu Karşısında, Şifa Hastanesi’nin karşı çaprazında yer alıyor. piyasa 03 / 04 / 05 2013 Akademi Ödülleri yeniden verilmeye başlanacak Akademi Kitabevi, Türkiye’de kitabevi anlayışını değiştirmiş, tarihe tanıklık edecek yeni bir sayfa açmıştı. Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri ise şiir, hikâye, roman, deneme-inceleme-eleştiri-gezi ve çocuk edebiyatı dallarında yayımlanmış ya da yayıma hazırlanmış ilk yapıtların daha geniş kitlelere ulaşmasını, sahiplerinin Türkiye’de, hatta bazılarının dünya çapında ün kazanmasını sağlamıştı. Yeniden eski parlak günlerine dönmek için bu kez Kadıköy’de hizmete açılan Akademi Kitabevi, kısa bir süre içinde Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri’ni de yeniden yaşama geçirmeyi planlıyor. Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri ile genç yazarların, şairlerin ödüllendirilmesi ve Türk edebiyatının zenginleştirilmesine katkıda bulunulmayı amaçlıyor. * Akademi Hadi Olca tarafından 1971’de Nişantaşı’nda kitabevi olarak açıldı, kısa zamanda yazın, aydın ve sanat dünyamızın buluşma yeri oldu. * Akademi imza günü etkinliğiyle yazın dünyamızı tanıştıran kitabevi oldu, tanıştırmakla kalmayıp kesintisiz olarak 18 yıl sürdürdü. * Akademi Kitabevi denince akla gelen, “ilk yapıt için verilen Akademi Ödülleri”dir. Ödüller, roman, öykü, şiir, deneme-inceleme, çocuk edebiyatı dallarında 11 yıl sürdürülmüştür. 35 Istanbul Benim Kanlıcam Boğaz’ın, Anadolu yakasındaki şiirlere, şarkılara, edebiyata ve filmlere konu olan bu güzel semti, tarihsel dokusunu korumaya çalışıyor. Yoğurduyla da ünlü olan Kanlıca, İstanbul elitinin severek oturduğu, restoranlarında yemek yediği ve yeşillikler arasında gezdiği bir semttir. Mihrabat Korusu’ndan başlayarak Kanlıca’nın güzelliklerini görmek mümkündür. İsmi konusunda birçok rivayetler var. Bizans döneminde Glaros (Martı Kuşu) olarak isimlendirilen Kanlıca, üzerine yazılan şiirler ve şarkıları ile de ün kazanmıştır. Zeki Müren’in “Bir geceye bin ömür verilir Kanlıca” şarkısı, Kanlıca’yı anlatanlar arasında en iyilerinden biridir. “Bir geceye bin ömür verilir Kanlıca’da İstanbul’un sırrına erilir Kanlıca’da Mehtap oynar su ile ışıklar gelir dile Geçmiş sevdalar bile dirilir Kanlıca’da İstanbul’un sırrına erilir Kanlıca’da.” Kanlıca birçok ünlünün de mekanıdır. Sezen Aksu’nun yalısının da bulunduğu Kanlıca’yı daha iyi tanımak için Aksu’nun şarkısının sözlerine göz atmakta yarar vardır. “Uzanıp Kanlıca’nın orta yerinde bi taşa Gözümün yaşını yüzdürdüm Hisar’a doğru Yapacak hiçbir şey yok gitmek istedi gitti Hem anlıyorum hem çok acı tek taraflı bitti 36 Bi lodos lazım şimdi bana, bi kürek, bi kayık Zulada birkaç şişe yakut yer gök kırmızı Söverim gelmişine geçmişine ayıpsa Faruk Şen ayıp Düşer üstüme akşamdan kalma sabah yıldızı” Kanlıca son yıllarda İstanbul’daki gastronominin de göz bebeği haline geldi. Kanlıca körfezinde yer alan Lacivert restoran, İstanbul’da en iyi 5 restoran saymanız gerekirse ilk sıralarda yer alır. Hüseyin Usta’nın balık çorbasının ve pazar brunchlarının tadına doyum olmuyor. 12 yıldır faaliyet gösteren Lacivert’te, Suvla şarapları ile enfes balık mönülerinden, kaza kadar güzel bir ziyafet çekebilirsiniz. Bunun dışında Kanlıca – Çubuklu arasında Peyzaj restoran enfes manzarası ile sanatçı Sibel Mirkelam’ı dinlerken levrek yemesine doyum olmayacak bir mekan. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Istanbul Peysaj’ın brunchı da çok meşhur. Ayrıca Kanlıca’nın içinde de sayılı restoranlar yer almaktadır. 2. Bahar restoran’ı tandırı ve pideleri ile dört dörtlük bir mekandır. Sahibi Erdoğan Öztaş konukları ile tek tek ilgilenmektedir. İstanbul’da güzel ve iyi döner yemek isteyenler için tavsiye edilecek diğer bir mekanda Kavacık’ta Bayramoğlu Dönercisi’dir. Döner yemeye İstanbul’un birçok semtinden insanlar buraya gelmektedir. Halim Aslan’ın dörtgen dönerine doyum olmaz. Soğuk atmosferine rağmen Hotel Agio Kanlıca’nın bugünkü ihtiyarlarına eskiden ilkokul olarak hizmet veriyordu. Hotel Agio, Kanlıca’daki tek otel konumunu koruyor. 14 odası bulunan butik otelin mutfağı da iyi. Gelelim Kanlıca’nın ‘genç’ ihtiyarlarına. Kanlıca’nın ihtiyarları bir bir hatırlar geçen sonbaharları Kanlıca dediğimiz zaman deniz trafiğine de göz atmamızda büyük yarar vardır. Kanlıca ile Emirgan arasında bağlantıyı kuran Cemil Topçu Darling adlı motoru ile aşıkları Emirgan’dan Kanlıca’ya getirmekte ve Kanlıcalılar’ı da Avrupa yakasında işlerine gitmek için karşı tarafa götürmektedir. piyasa 03 / 04 / 05 2013 Cemil Topçu, “Darling” motoru ile Kanlıca önlerinde. Kanlıca’nın Yenileri de önemli. Son yıllarda bir çok sanatçı, iş dünyasının önemli kişiler, basın mensupları ve bilim adamları Kanlıca’da yalılar başta olmak üzere bir çok yerleşim yerini eski Kanlıca’lılardan almış bulunmaktadır. Kanlıca’nın eski yenilerinden Sezen Aksu’nun yanı sıra bir çok ünlü artık Kanlıca’da oturmaktadır. Kanlıca’ya mutlaka gitmeli. Genel olarak muhakkak bir hafta sonunu Kanlıca’da geçirin. Eğer Avrupa yakasında oturuyorsanız, vapurla Kanlıca iskelesine geldikten sonra iskelede yoğurdunuzu yiyin. Öğle yemeğinizi Bayramoğlu’nda tattıktan sonra Mihrabat Korusu’nu dolaşın ve Lacivert’te akşam yemeğini yedikten sonra motorla tekrar karşıya geçin. Bir günlük macera ömrünüze ömür katacaktır. Kanlıca hayranı yazarımız TAVAK Başkanı Faruk Şen 37 Istanbul DENİZ AKKAYA KENDİ TASARLADIĞI KOLEKSİYONLA MODA DÜNYASINDA Deniz Akkaya kendi markası Dasmine için hazırladığı zengin giyim koleksiyonuyla tekstil dünyasına bu kez de tasarımcı olarak imza atacak. Kendi markası Dasmine için 50 parçalık yeni bir koleksiyon hazırlayan Deniz Akkaya, yıllardır moda dünyasında biriktirdiği tecrübelerini tüketicilerle paylaşacak. Deniz Akkaya’nın her zevke hitap eden koleksiyonundaki kıyafetler, ipekli kumaşlardan pamuklulara; günlük kullanımdan gece şıklığına uzanan zengin bir çeşitliliğe sahip. Dasmine markasının geniş ürün yelpazesindeki her bir parça Deniz Akkaya’nın çarpıcı tarzını günün modasına uygun bir stilde yansıtıyor. Deniz Akkaya’nın yine kendine ait olan ayakkabı markası Uzra ile şıklığı tamamlanan Dasmine giyim koleksiyonundaki herşey 99 TL’nin altında satışa sunuluyor. Bu şıklığın herkesin yararlanabileceği uygun bir fiyattan satışa sunulmasını özellikle istediğini belirten Deniz Akkaya, podyumlarda fırtına gibi estiği dönemlerin tekrarını bu kez de tasarımcı kimliğiyle yaşayacak. Deniz Akkaya kendi markası Dasmine için son günlerde adından sıkca söz ettiren fotoğrafçı Julide Güngör’ün objektifine pozlar verdi. Ünlü tasarımcı ayrıca Armağan Çağlayan’ın ortağı olduğu Tarihi Adana Kazancılar Kebapçısı’nın Sortie’deki şubesinin tanıtımında da yer alacak. PiYASA-Magazin PiYASAMagazin 38 PIYASA_Istanbul_148x66.indd 1 04:59 piyasa 12.03.13 03 / 04 / 05 2013 Foto: Jülide Güngör İstanbul‘da... Istanbul Mercedes Benz Fashion Week İstanbul Hakan Akkaya koleksiyonu Mercedes’in Berlin Moda Haftası’ndan sonra İstanbul Moda Haftası’na da sponsor olmasıyla ismini değiştiren İstanbul Fashion Week renkli geçti. Yerli ve yabancı modacıların ilgi gösterdiği moda haftasında yer alan isimlerden bazıları şöyle: ADL Cengiz Abazoğlu, Argande, Asli Filinta, Asli Güler, Atıl Kutoğlu, Ayhan Yetgin, Begüm Salihoğlu Couture, Ece Gözen, Elif Cığızoğlu, Emre Erdemoğlu, Gamze Saraçoğlu, Hakan Akkaya, Janucha by Jale Hürdoğan, Kith &Kin, Lady Faith, Mehtap Elaidi, Nazlı Bozdağ, Niyazi Erdoğan, Özlem Kaya... Foto: Mutlu Demirdelen Tasarımcı Niyazi Erdoğan Tasarımcı Tasarımcı Nihan Buruk Nihan Buruk piyasa 03 / 04 / 05 2013 39 Augsburg Augsburg‘da 23 Nisan Augsburg Türk Veliler Derneği e.V.’nın, Sporthalle Augsburg’da gerçekleştirdiği 23 Nisan kutlamaları bu yıl da coşkulu geçti. 15. kez kutlanan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı renkli görüntülere sahne oldu. Rengerank kostümlerle dans, şiir ve şarkı gösterileri sunan çocuklar, adına yakışır bir bayram günü yaşadılar. İki ülkenin okunan marşlarının ardından dernek başkanları Fahrettin Tuncay ve Ufuk Sayın’ın misafirleri selamlamaları ile başlayan törende, Augsburg Belediye Başkanı Peter Grab da bir konuşma yaparak çocukların bayramını kutladı. Münih Başkonsolosluğu’ndan muavin konsolos Arzu Işık Ellialtıoğlu da yaptığı konuşmada günün anlamına vurgu yaptı. Ayrıca kutlamalara SPD belediye meclisi üyesi Dr. Stefan Kiefer, Almanya Meclis adayı Ulrike Bahr, Bavyera Meclis adayı Cemal Bozoğlu, Uyum Meclisi ikinci başkanı Güler Çubuk, DTA başkanı Mehmet Badan ile ikibine yakın misafir katıldı. Rabia Özdemir’in coşku ile sunduğu İstiklal Marşı şiirinin ardından, Siam Derneği, Glühwürmchen, Alisha Dans Grubu, VTE Folklor Ekibi, Aichach Türk Veliler Derneği Folklor Ekibi, Centerville Okulu, Türkspor Augsburg, Everbody Dance Now, TSC Dance Point, Athdeau Folklor Ekibi ile Augsburg’lu öğrenciler, birbirinden renkli gösterilerle devam etti. Düzenlenen resim yarışmasında dereceye girenlere ödülleri takdim edildiği etkinlik, tüm çocukların sahneye davet edildiği ‘Gangnam Style’ dans yarışması ile sona erdi. 40 03 / 04 / 05 2013 piyasa Augsburg INA İle Gezi Keyfi Interkulturelles Netz Altenhilfe - Yaşlılar için kültürlerarası yardımlaşma ağı, geleneksel gezilerine bir yenisini ekledi. Daha önceki yıllarda Mainau Adası’na gezi ve Kelheim’de tekne turu düzenleyen grup, bu yıl Berchtesgaden’de bulunan tuz madeni ile Königssee gölüne tur düzenledi. Yüzotuz kişilik kalabalık bir grup ile gerçekleşen geziye genç, yaşlı bütün aileler katıldı. İlk önce Berchtesgaden’de bulunan tuz madenine inmek için özel kıyafetleri giyen davetliler ardından ray sistemi ile madene indi. Madendeki gölde sunulan ışık gösterisi sırasında sal ile karşı tarafa geçen kafile, tuz madeni hakkında verilen bilgileri ilgi ile dinledi. Bu gezinin ardından Königssee düzenlenen gemi turuyla Augsburg’daki kötü havayı ardında bırakan katılımcılar, güneşin tadını doyasıya çıkardılar. Bartholomä Yarımadası’nda bulunan tarihi eserleri gezen yolcular, doğanın güzelliğine hayran oldular. İki otobüs ile gerçekleşen gezi sonrası katılımcılar güzel bir gün geçirmenin keyfi ile Augsburg’a döndüler. Veritas’tan ‘Semester Openning Party’ Üniversite öğrencilerinin kurdukları Veritas, semester başlangıcı nedeniyle Augsburg’da bir eğlence düzenledi. Anatolya Sisha Lounge’de düzenlenen eğlenceye çok sayıda üniversiteli öğrenci katıldı. Coşkulu başlayan partide DJ Ufuk’un çaldığı Türkçe pop ve yabancı şarkılarla eğlenen gençler, oyun havaları ve halaylarda ise coştular. Bu arada Anatolya Sisha Lounge’in büyüsüne kapılan misafirler, nargilenin ve terasın da keyfini çıkardılar. piyasa 03 / 04 / 05 2013 41 Fashion B lümchen ikini Tuba Türker Bikini von Fire + Ice Bikini von O’Neil Bikini von Pepe Jeans Bikini von Morgan KARA Fotos: PR, Medyatik und Cembazer-photography Romantische Blütenmeere oder karibische Prints, diese Bikinis sorgen für einen heißen Sommer. Bikini von Banana Moon 42 03 / 04 / 05 2013 piyasa Fashion Blue Ocean Badeshort von Arthur Badeshort von Scotch Soda Badeshort von Farah Vintage Der Hinkucker des Sommers Blaue-Badeshorts. Ob einfarbig, gestreift, mit oder ohne Prints, Hauptsache blau. Badeshort von Faconnable Badeshort von Boss Black piyasa 03 / 04 / 05 2013 43 SULTAN DES MONATS Demet Kendini nasıl tanımlarsın? Bazen hayat dolu, bazen içine kapanığım. İnsanlığı severim. Genel anlamda sakinim fakat haksızlık karşısında tepkimi sert gösterebilirim. Fırsat buldukça gezmeyi seven biriyim. Senin icin hayatta neler önemli? Benim icin hayatta en önemli şey öncelikle ailem ve işimdir. Kendi çizmiş olduğum hayatım ve arkadaşlarım da çok önemli. Gelecek için planların neler? Kendime ait bir iş kurmak istiyorum. Bu, şu an çalışmakta olduğum spor salonu b-fit gibi bir salon açmak olabilir. Yemek yapmayı çok sevdiğim için, salata cafe tarzında bir yer de olabilir. PiYASA dergisi hakkında ne düşünüyorsun? Piyasa Dergisi, ailemin bir kısmı Almanya‘da yaşadığı için orada olup biteni takip etme şansı veriyor. Ayrıca dergideki yazı ve fotoğrafları çok klas buluyorum. Sürekli takipteyim. İsim: Demet Sarıkaya Burç: Koç Nerelisin: Erzincan En sevdiğin yemek: Mantı Müzik tarzın: Kulağa hoş gelen her tür müzik, özgün müzik En sevdiğin mekan: Deniz kenarı En sevdiğin modacı: Cengiz Abazoğlu En son ne satın aldın: „Sana Soyundum“ adlı kitap Idolün: Annem 44 03 / 04 / 05 2013 piyasa Fotos: MEDYAT!K Kısaca piyasa 03 / 04 / 05 2013 45 +++SULTANS+++SULTANS+ Gözümüze çarpan ve resimlerini burada yayýnlamaktan mutluluk duyduklarýmýz... Seher’in (soldan ikinci) doğum gününü kendi gibi şahane diğer bir kadının (sağda) mekanında kutladık. Bakmayın fotoğrafın sadece güzellerden oluştuğuna, masanın diğer yanı yakışıklı beylerle doluydu. İyi ki doğdun hemşehrum ve teşekkürler Hava! Hurşit Saygı ve Sezgin. İki güzel insan ve mükemmel bir dostluk. ‘Kıskanmayın ne olur; çalışın, sizin de olur’ 46 iler gazetecisi Taner abimiz. Yanındak Ortadaki yakışıklı Nürnberg’in hızlı l güze kalan en alind festiv Film Sinem. de iki güzel Laz kızı; Sudenaz ve raf. fotoğ bu de hatıralardan biri 03 / 04 / 05 2013 piyasa +++SULTANS+++SULTANS+++SULTANS+++SULTANS+++ İstanbul’da canınız Karadeniz yemekleri çekerse Hayvore’ye mutlaka uğramalısınız. Taksim Turnacıbaşı caddesindeki bu şirin lokantada ev yapımı Karadeniz yemekleri sizi bekliyor. Bu genç kardeşimiz Münih’in meşhur süpermarketi Verdi’de çalışıyor. Elimizde fotoğraf makinası ve dergileri görünce `ben ne zaman dergiye çıkacağım?’ diye sordu; ve burada! Bu dört kafadar, başarıyla düzenled ikleri Münih Okul Aile Birliği balosunun ardından Palet’te güze l bir brunchla yorgunluk attılar. Tek şikayetleri o günden sonra Alma nya’da güneşi görememiş olmak. Augsburglu Cumhur Uçaroğlu PiYASA dergisini Muhammet ve Mustafa’yla incelerken görülüyor. Dergiyi çok beğendikleri için gülümsüyor olabilirler; biraz evvel Seval Restaurant’ta yedikleri leziz pidelerin mutluluğu da olabilir... piyasa 03 / 04 / 05 2013 Bu dünyalar tatlısı kadın Nevin Sayın. Hayatta en güzel şeyin gülmek olduğunu biliyor ve bunun kendisine çok yakıştığını. Doğum günü partisinde de etrafına gülücükler saçtı. Hep gülsün ve hiç nazar değmesin! 47 Trending Evleniyor Musunuz? Hayatınızın en önemli günü kusursuz olsun! Bir çiftin ‚hastalıkta ve sağlıkta‘ birlikte olma kararını eş ve dostlarıyla kutladıkları eğlencedir düğün. Ölüm ayırana dek çıkılan bir yolculuktur. Bu yolculukta hep yanınızda olması gereken tek şey ise sevgidir. En zor döneminizde bile doğru yoldan sapmamanıza yardımcı olacaktır... Öncelikle; eğer böyle bir karar aldıysanız, tebrik ederiz! Tadını çıkarın. Aceleye getirmeden, keyif alarak hayatınızın en güzel gününü planlamaya başlayın. Hayatınızın en önemli günü tabii ki kusursuz olsun istersiniz. İyi bir organizasyonla bu mümkün. Herşeyden önce panik yapmayın; listenizi önünüze alın ve planlamaya başlayın. Balayı: Hazırlık dönemi ve Arzu Mete düğün günündeki yorgunluğunuzu atmanız ve hayatınızı tekrar normale döndürmeniz için tatile ihtiyacınız olacak. Bir an önce destinasyonu belirleyip erken rezervasyon yaptırın. Stresli günlerinizde gideceğiniz yerin hayali size güç verecektir... Davetiye: Bu konuda o kadar seçenek var ki, karar vermekte zorlanabilirsiniz. Tasarımları erkenden incelemeye başlayarak içinize sinen bir davetiye seçebilirsiniz. Fotos: Medyatik und Cembazer-photography Düğün mekanı: Bu verilmesi gereken en önemli kararlardan bir tanesi. Bunun kararını hangi mevsimde evleneceğinize göre de verebilirsiniz. Yaz sezonunda mekanların doluluk oranı daha fazladır, unutmayın. Erken karar vermek faydalı olacaktır. Bunun için profesyonel organizasyon şirketleriyle görüşmenizi tavsiye ederiz. Siz ilk kez evleniyorsunuz belki ama onlar sürekli düğün planlıyor. Size yeni fikirler verebilir, imkanlar sunabilirler... Gelinlik ve damatlık: Bu özellikle kadınlar için işin en zor kısmı diyebiliriz. İyi bir terzi bu konuda size çok yardımcı olacaktır. Sıkca provalar yapmayı göze alın, çünkü düğünde bütün gözler üzerinizde olacak. 48 ANZ_Deko-Elegant.indd 1 03 / 04 / 05 2013 30.05.13 20:28 piyasa Trending Nikah şekeri: Kolay olduğu sanıldığı için son ana bırakırsanız kendinizi son anda strese sokma riski yaşarsınız. Burada da yine en önemli şey; karar vermiş olmak. Fotoğrafçı: İyi fotoğrafçıların ajandaları hep doludur. En mutlu gününüzün fotoğraflarını da yarı profesyonel birine bırakmak istemezsiniz sanırım. En geç bu konuda mutlaka tanıdıklarınızı devreye sokmalısınız. Bilinen, tanıdık bir fotoğrafçının iyi fotoğraf çekeceğinden emin olur, düğünde daha rahat poz verirsiniz. Kuaför ve makyöz: Burada denemek çok önemli. Mutlaka farklı kuaförlerde saç ve makyaj denemesi yapın. Güzelliğinizi şansa bırakmayın. Düğün çiçeğinizi de unutmayın. Düğün pastası: İyi bir pasta ustası ne istediğinizi hemen anlar. Tasarımı gönlünüze tadı damak zevkinize uygun bir pasta olsun. Tabii düğünün genel konseptine de uygun olmalı. Düğün müziği: Aman dikkat; kötü müzik en güzel düğünü bile gölgeye düşürür. Gece boyunca aksaklık yaşanmaması açısından teknik ekipmana da özen gösterilmeli. İlk dans parçanızı seçerken de dikkatli olun; müziğin melodisi kadar şarkının sözleri de önemli. piyasa 03 / 04 / 05 2013 Ev eşyaları: Her ne kadar keyifli bir iş bile olsa son ana bırakıldığında strese dönüşebilir. Eşyalarınızı rahat rahat bakınarak, eğlenerek alın. Her kullandığınızda gözünüzde mutlu hatıralar canlansın. 49 Trending Münih‘te Lilium Zuckerraum Münih‘te Türklerin en yoğun olduğu caddelerden biri olan Goethestr.‘ye yeni bir gelinlikçi açılıyor. Pascha Juwelier‘in sahibi Ömer Kınacı iki yüz metrekarelik bir alanda hizmet verecek olan mağazanın Eylül ayında açılacağı müjdesini verdi. Ildiko Sonnwald sahibi olduğu Zuckerraum adlı şirketi ile 300 kişiye kadar olan tüm organizasyonlarınız için size özel pasta ve tatlı hazırlıyor. Sonnwald ‚eğitimini de aldığım bu işi yıllardır severek yapıyorum. Özel günlerin pastası da özel olmalı‘ diyor. Detaylı bilgi için: www.zuckerraum.de Haar CoCCon sCHöne Haare sCHöne Haut HAARVERLÄNGERUNG in ca. 2 Stunden mit WEAVE ON Technik Ergebnis: Technik: weiter Informationen unter: www.haarcoccon.de 50 : HaarCoccon a Inh. Serpil Atli, Bayerstr. 8, 80335 München 03 / 04 / 05 2013 piyasa Tel.: 089 - 14 61 62 MEDYAT!K Haare mehrmals verwendbar. Trending SmoS - Der schamanische Spiegel Unter dem Label SmoS, entwirft Sedef Onar schamanische Spiegel als Schmuckstück. Die Idee zum Design der schamanischen Spiegel begann damit, erzählt die Designerin, als sie in ein neues Haus einzog, aber vom Pech verfolgt wurde. Im Gespräch mit einer Freundin wurde sie darauf aufmerksam gemacht, dass sie einen Spiegel aufhängen sollte, um die negativen Einflüsse aus ihrer Umgebung zu unterbinden. Kurz darauf ging alles wieder bergauf, so dass die Neugierde zum recherchieren erweckt wurde. Begeistert von der Wirkung des schamanischen Spiegels, ließ sie sich ein Schmuckstück mit einem Spiegel anfertigen. Die Resonanz von Verwandten und Freunden war sehr groß. Schamanismus ist einer der ältesten Lehren der Menschheit, in dem das Zusammenwirken der universellen Kräfte und Bewältigung von Störungen im sozialen, individuellen und ökologischen Gleichgewicht thematisiert wird. Schamanen haben in fast allen Stammesgemeinschaften verschiedene Rollen übernommen. Heutzutage könnte man Schamanen mit Priestern, Psychologen, Medizinern, Beratern, Künstlern usw. in einer Person vergleichen, wobei das Augenmerk auf der spirituellen Ebene liegt. Anders gesagt, spielen die Schamanen in Naturreligionen eine wichtige Rolle. Trotz alledem ist der Schamanismus keine Religion, jedoch ist eine klare Abgrenzung zur Religion schwierig. Dazu trägt auch bei, dass im Allgemeinen der Schamanismus als die älteste bzw. nachweisliche Form religiösen Denkens beim Menschen bezeichnet wird. Einig ist die Wissenschaft darüber, dass der Schamanismus als Goethestr. 36 80336 München piyasa 03 / 04 / 05 2013 phänomenologisch und anthropologisch gilt. Der Spiegel hat im Schamanismus eine wichtige Rolle. Sie soll zum Schutz vor negativen Einflüssen und Energien, aber auch zum Bewahren und Erkennen der eigenen Kräfte sowie der inneren Stärken dienen. Nach dieser Ansicht nehmen manche dies bewusst, manche aber auch unbewusst wahr. Der doppelseitige Spiegel soll bewirken, dass die Menschen um einen mit ihren negativen Einflüssen bei sich bleiben bzw. durch den Spiegel gespiegelt werden, so dass die negativen Einflüsse nicht abgegeben werden können. Der andere Spiegel soll dafür sorgen, dass man von seiner Kraft nichts nach außen abgibt, sondern die Kraft in sich selber behält. Weitere Informationen unter 0171/ 8054843 Tel.: 089 / 55029987 Fax: 089 / 55028993 51 People Ebru Yaşar yaza hızlı girdi Kısa süre önce çıkardığı son albümü Sanat-ı Ebru ile satış listelerinde hızla yükselen Ebru Yaşar ardı ardına konser çalışmalarına da başladı. Özgün sesi ve doyumsuz yorumuyla müzik dünyasında kendine farklı bir yer edinen Ebru Yaşar, uzun bir aradan sonra çıkardığı Sanat-ı Ebru adını taşıyan albümü ve arka arkaya verdiği konserlerle müzikseverlerle hasret gideriyor. Satış ve dinlenme listelerinde hızla yükselen ve sosyal medyada çokça paylaşılan albümünde Türk Sanat Müziği’nin en gözde eserlerini senfonik düzenlemeler ve özgün yorumuyla seslendiren Ebru Yaşar, albüm sonrası gerçekleşen konserlerinde gördüğü ilgiden de çok memnun. Sanatçı, “bu albümle meslek hayatımın en değerli çalışmasına imza attım. Eğitimini aldığım sanatın güzide eserlerini seslendirmekten ve beğenilmesinden büyük onur duyuyorum.” diyor. Counter Strike’ın Türkiye sesi Bedük, dünyaca ünlü bilgisayar oyunu Counter Strike’ın Türkiye’deki sesi oldu. Nexon Avrupa tarafından resmi olarak Türkiye’ye sunulan ve tüm dünyada milyonlarca takipçisi bulunan Counter Strike oyununun seslendirmesini Bedük yaptı. Bedük oyunu oynarken, ‘kendi sesimi dinlemek heyecan verici ve ilginç bir deneyim olacak.’ dedi. 52 03 / 04 / 05 2013 piyasa taverna diyar kurdisch-türkische spezialitäten & partyservice Wörthstr. 10 D. 81667 München piyasa 03 / 04 / 05 2013 Tel.: 089-48 95 04 97 Fax: 089-44 77 08 15 E-Mail: info@diyar.de Web: www.diyar.de 53 © hrt-agency.com r.de a y i .d www People ŞARKILARIN SULTANLARI Osmanlı padişahlarına yazılan methiyeler ve padişahların kendi güftelerinin dönemin ünlü bestecileri tarafından bestelenmiş eserlerinden oluşan Şarkıların Sultanları albümü müzik meraklıları için raflardaki yerini aldı. Osmanlı‘da sanat çalışmaları kapsamında hazırlanan projede Klasik Türk Müziği‘nin nadide eserleri ŞARKILARIN SULTANLARI albümünde biraraya geldi. İçinde Dede Efendi, Hacı Sadullah Ağa, Ekmekçi Bağdasar gibi klasik Türk müziği bestecilerinin eserlerinin yanısıra IV. Murad, Sultan III. Selim gibi padişahların yazdığı ve dönemin ünlü bestecileri tarafından bestelenmiş güftelerin de yer aldığı albümdeki eserleri, birbirinden ünlü sanatçılar 54 seslendirdi. Albüm Ahmet Özhan, Mustafa Ceceli, Zara, Melihat Gülses, Umut Akyürek, Ferda Cengiz ve Sinem Özdemir‘in yorumlarıyla zenginleşti. Her yaştan insana hitap edecek bu nadide albüm, Parantez Yapım‘ın yapımcılığında ve Osmanlının ilk Başkenti Bilecik Belediyesi‘nin katkılarıyla hayata geçti. Kültür mirasına saygı düşüncesiyle hazırlanmış albümün tanıtım gecesi Bağlarbaşı Kültür Mekezinde yapıldı. Ahmet Özhan, Mustafa Ceceli, Zara, Melihat Gülses, Umut Akyürek, Ferda Cengiz ve Sinem Özdemir albümde seslendirdikleri şarkıları sahnede söyleyerek tanıtım gecesine imzalarını attılar. 03 / 04 / 05 2013 piyasa People Konserin ana sponsoruluğunu üstlenen Postbank satış ekibi de müdürleri Hasan Ertan sağıroğlu ile birlikte konserdeydi. Sibel Can coşturdu Ünlü sanatçı Sibel Can, Avrupa turnesinin son durağı olarak Münih Gasteig kültür merkezinde muhteşem bir konser verdi. İki saatten fazla ara vermeksizin kaldığı sahnede eski ve yeni parçalarının yanı sıra Sezen Aksu, Tarkan, Ahmet Kaya ve Orhan Gencebay gibi sanatçıların sevilen şarkılarına da yer verdi. Uzun bir aradan sonra tekrar Münih’te olmak mutluluk duyduğunu belirten sanatçı sempatik tavırlarıyla dikkat çekti. Konsere onbeş kişilik orkestrası ile müzik hocası ve keman sanatçısı Mustafa Taşpınar da eşlik etti. Mustafa Taşpınar’ın sergilediği keman performansına kıvrak danslarıyla eşlik edişi coşkuyla alkışlandı. Samdan Events tarafından düzenlenen konseri yaklaşık bin beşyüz hayranı izledi. Mehmet Erdem Level228’deydi Münih’in gözde eğlence mekanı Level 228’de sahne alan Mehmet Erdem dinleyicilerine eğlenceli anlar yaşattı. Türkiye Müzik Ödülleri’nde en piyasa 03 / 04 / 05 2013 iyi çıkış yapan sanatçı ödülünü almadan önce geldiği Münih’te sevilen parçalarını seslendirdi. Yaklaşık iki saat sahnede kalan sanatçıya `Hakim Bey’ adlı şarkısında tüm salon eşlik etti. Münih’te olmaktan mutluluk duyduğunu dile getiren sanatçı, konser sonrası hayranlarıyla tek tek fotoğraf çektirdi. 55 Favorites Top 10 Sausalitos Turk. & Int. by DJ Savas... TURKISH 1. Gülsen - Yatcaz Kalkcaz Ordayim 2. Soner Sarıkabadayi - İnsan Sevmez mi 3. Gökhan Türkmen - Ask Lazim 4. Emre Kaya - Tesekkür Ederim 5. Gökhan Özen - Budala 6. Demet Akalin - Giderli Sarkilar 7. Sertab Erener - İyileşiyorum 8. Gökhan Tepe - Üc Kelime 9. Bengü - Haberin Olsun 10. Hande Yener – Hasta International 1. Macklemore & Ryan Lewis and Wanz - Thrift Shop 2. Will.I.Am & Britney Spears - Scream & Shout 3. Wax - Rosana 4. Pitbull feat. Christina Aguilera - Feel This Moment 5. Rihanna feat. Mikky Ekko - Stay 6. Arash feat. Sean Paul - She Makes Me Go 7. Baauer - Harlem Shake 8. Justin Timberlake - Mirrors 9. Bruno Mars - When I Was Your Man 10. DJ Antoine - Bella Vita CD SORTIE Bosphorus 2 İstanbul’un yeme, içme ve eğlence hayatının simgesi olan Sortie, en sevilen dans müziklerini Sortie Bosphorus-2 albümünde bir araya getirdi. Sortie Eksen Group Müzik Direktörü Doruk Can tarafından hazırlanan albümde, Khaled, İnna, Alex Ferrari gibi isimlerin güncel hit şarkılarına ve Lumidee & Pitbull, Alexandra Stan, Edward Maya gibi isimlerin yeni şarkılarına yer verildi. Miami’de verdikleri son konserle yollarını ayıran Swedish House Mafia’nın yılın hiti kabul edilen Don’t You Worry Child parçasının da yer aldığı albümün asıl sürprizi ise, Mozart’ın Türk Marşı olarak da bilinen eserinin Doruk Can tarafından yapılan dans versiyonu Rondo Alla Turca 2013. Valerie June “Pushin’ Against a Stone’ Valerie June spielt so etwas wie ™ Organic Moonshine Roots Music∫, den Soundtrack für Partys, bei denen sie Gitarre spielt und derbe Delta-Blues- und Country-Verse singt, irgendwo zwischen Dolly Parton und Billie Holiday. Die Selfmade-Musikerin aus der Kleinstadt Humboldt, Tennessee, frönt einem erstaunlich variablen Sound, inspiriert von Grö˚en wie Leadbelly, Whitney Houston, Van Morrison, Woody Guthrie, Nico, Nina Simone und Bob Dylan. Playlistim Hatice Seçen (İstanbul) Playlistim gündeme gelen yeni şarkılarla birlikte 15 günde bir değişiyor. Son zamanlarda en çok dinlediğim ve dilimde olan şarkılar bunlar: Gökhan Özen- Budala Sertap Erener-Aşk Sertap Erener- İyileşiyorum Soner Sarıkabadayı-İnsan Sevmez mi? Hande Yener-Bir Bela Kenan Doğulu-Aşka Türlü Şeyler Hande Yener-Hasta Sezen Aksu-Kayıp Şehir Nazan Öncel-Bu havada gidilmez Yalın - Keyfi Yolunda, Aşkı Sonunda 56 03 / 04 / 05 2013 piyasa Favorites Ceyhun Gülselam 1987 Münih doğumlu. 2011 yılından bu yana Galatasaray forması giyen futbolcu, geçtiğimiz yıl yarım sezonluğuna Kayserispor¡a kiralandı. Gençliğinde sırasıyla Gartenstadt Trudering, FC Bayern Münih ve Unterhaching¡de oynamıştır. 2008 yılında Türk Milli Takım kadrosuna alınan Gülselam, 2008-2011 yılları arasında Trabzonspor¡da da forma giydi. En sevdiğiniz kelime nedir? Şükretmek. Sizi ne heyecanlandırır? Final maçları. Şimdiki işinizi yapmasaydınız mesleğiniz ne olurdu? Erken yaşlardan beri futbol oynadığım için başka birşey düşünemiyorum. En belirgin karakter özelliğiniz nedir? Doğru ve dürüst olmak. Şu anki ruh haliniz nasıl? Çok iyi. Mutluluk rüyanız nedir? Sevdiğim kişiyle evli, kucağımda çocuğum ve sevdiklerimle hep beraber olmak. Hangi doğal yeteneğe sahip olmak isterdiniz? Hayatımdan memnunum. En sevdiğiniz ses nedir? Anne baba ve diğer sevdiklerimin sesleri. piyasa 03 / 04 / 05 2013 Kendiniz olmasaydınız kim olurdunuz? Ceyhun Gülselam olmak isterdim. En sevdiğiniz film kahramanı hangisidir? Batman. Hayatınızın mottosu nedir? Özgürce yaşamak. En büyük korkunuz nedir? Kötü hastalıklar. Nerede yaşamak isterdiniz? Zaten yaşadığım yerlerde: İstanbul ve Münih. Tarihte en sevmediğiniz karakter kimdir? Adolf Hitler. En önemli kusurunuz nedir? Çok çabuk sinirlenmek ve zor affetmek. En büyük lüksünüz nedir? Değişik ülkeleri gezmek. En sevdiğiniz yazar kim? El James Arkadaşlarınızda olmasını istediğiniz en önemli özellik nedir? Dürüst olmaları. Öldüğünüzde Tanrının size kapıda ne söylemesini isterdiniz? (...) “Yapmadan ölmek istemem“ dediğiniz şey nedir? Baba olup çocuğumun mürüvvetini görmek. 57 Favorites BUCH KITAP Ego: Das Spiel des Lebens Sinema, Benim Memleketim Frank Schirrmacher Fatih Akın Dieses Buch erzählt davon, wie nach dem Ende des Kalten Kriegs ein neuer Kalter Krieg im Herzen unserer Gesellschaft eröffnet wird. Es ist die Geschichte einer Manipulation: Vor sechzig Jahren wurde von Militärs und Ökonomen das theoretische Model eines Menschen entwickelt. Ein egoistisches Wesen, das nur auf das Erreichen seiner Ziele, auf seinen Vorteil und das Austricksen der anderen bedacht war: ein moderner Homo oeconomicus. Nach seiner Karriere im Kalten Krieg wurde er nicht ausgemustert, sondern eroberte den Alltag des 21. Jahrhunderts. Aktienmärkte werden heute durch ihn gesteuert, Menschen ebenso. Er will in die Köpfe der Menschen eindringen, um Waren und Politik zu verkaufen. Das Modell ist zur selbsterfüllenden Prophezeiung geworden. Der Mensch ist als Träger seiner Entscheidungen abgelöst, das große Spiel des Lebens läuft ohne uns. Frank Schirrmacher zeichnet in seinem bahnbrechenden neuen Buch die Spur eines monströsen Doppelgängers nach und macht klar, dass die Konsequenzen seines Spiels das Ende der Demokratie sein könnte, wie wir sie heute kennen. Dünyaca ünlü yönetmen Fatih Akın, sinema yaşamının ve bugüne dek çektiği tüm filmlerin öyküsünü, “Sinema, Benim Memleketim” adlı otobiyografik kitabında anlatıyor. Hamburg’da gurbetçi bir ailenin çocuğu olmasından, ilk gençlik yıllarında Akın’ın üyesi olduğu çetelere kadar özel yaşamı hakkında ilginç bilgiler içeren kitap, sinemaseverleri, ünlü bir yönetmenin kişisel dünyasında keyifli bir yolculuğa çıkarıyor. Anlattıklarıyla, sinemayı neden memleketi olarak algıladığına ışık tutan Akın’ın kitabını, sinema tarihinde yapılan zevkli ve öğretici bir yolculuk olarak nitelemek de mümkün. “Yasak olan her şey beni çekiyordu. Bunun dışında bir yerlere ‘ait olmak’ gerektiğine inanıyordum. Bir çeteye üye olmak insana güç duygusu veriyordu” diyen Fatih Akın, gençlik dönemini şu sözlerle dile getiriyor: “Hamburg’un suç oranı en yüksek sokağında oturuyorduk. ‘Türk Boys’ çetesine kabul edilmiştim, kısa deri bir ceket giyiyor ve saçlarıma bol bol jöle sürüyordum. Çete için acayip aykırı biriydim: ‘Hey kanka, sen hâlâ liseye gidiyorsun, annen de öğretmen.’ Çete üyeleri kütüphanede buluşuyordu, ben de iki farklı yaşam biçimini bir arada götürüyordumww: Önce ödünç aldığım kitapları ustalıkla saklıyor, miyop olduğum için taktığım gözlüklerimi çıkarıyordum. Bir çete üyesi gözlük takmaz ve kitap okumazdı.” En son hangi kitabı okudun? Deniz Yıldırım (İstanbul) cevaplıyor... En son okuduğum kitap William Shakespeare’in yazdığı, daha sonra Eugene Lonesco’nun absürd tiyatroya adapte ettiği, hırs, güç, ihanet, isyan ve taht kavgasının insanları getirdiği noktayı anlatan bir oyun: Macbeth. Kitabın baş kahramanı Macbeth ve Banquo savaştan dönerken üç cadıyla karşılaşır. Cadılar onlara kehanetlerde bulunurlar. Duncan’ın yanına gittiğinde Macbeth’e yeni unvanı verilir ve bunu kutlamak için Macbeth’in Dunsinane tepesindeki kalesinde buluşurlar. Olaylar bu geceden sonra başlar... “Yaşam dediğin yürüyen bir gölge, bir garip oyuncu. Bir hışım sahnede dolanıp boy gösteriyor, sonra haber çıkmıyor zavallıdan. Yaşam bir masal; kaçığın birinin anlattığı. Şamata ve öfke dolu baştan başa. Hiç bir anlamı yok.” Macbeth’in biricik sevdiği eşi öldüğünde ağzından bu sözler dökülmüştü. 58 03 / 04 / 05 2013 piyasa Favorites DVD KINO Der Große Gatsby Kings of the City Gerne: Drama Regie: Baz Luhrmann Gerne: Action / Thriller Regie: Alberto Rodríguez Als neuer Nachbar des unter mysteriösen Umständen zu Reichtum gekommenen Aufsteigers Jay Gatsby erlebt der junge Broker Nick Carraway 1922 Glanz und Elend des amerikanischen Traums. In nur fünf Jahren ist Gatsby ganz oben angekommen, feiert rauschende Feste, deren Faszination auch Carraway erliegt. Doch der Glanz des neuen Königs von Long Island ist nur Tarnung für einen einsamen Mann, der versucht, seine große Liebe Daisy zurückzuerobern. Sevilla 1987: Die pulsierende Metropole bereitet sich auf die Weltausstellung vor. Währenddessen tobt ein Drogenkrieg in nie dagewesener Härte. Vier Cops bilden die Unit 7. Eine Spezialeinheit, die es mit den härtesten Drogenkartellen aufnehmen kann. Nach und nach geraten die Ermittler in einen gnadenlosen Sog, in dem die Grenzen zwischen Gut und Böse verschwimmen. Der Aufsteiger Der deutsche Freund Gerne: Dokumentarfilm Regie: Asli Özarslan Gerne: Romanze / Drama Regie: Jeanine Meerapfel Sulamit, Tochter jüdischer Emigranten aus Deutschland, wächst im Buenos Aires der 50er Jahre auf. In unmittelbarer Nachbarschaft leben hier Juden und Nazis, aus Europa geflohen und in der Fremde erneut zusammengeworfen. Als junges Mädchen trifft Sulamit auf Friedrich, einen deutschen Jungen, der mit seiner Familie im Haus direkt gegenüber wohnt. Zwischen den beiden entsteht schon bald eine ungewöhnliche Nähe. In den Siebzigerjahren kam Kiymet Özdemir nach Berlin Kreuzberg, um sich eine Existenz aufzubauen. Doch stattdessen hatte sie tagtäglich mit Rassismus und Ablehnung zu kämpfen. Aber die Mutter, Arbeiterin und Aktivistin lie˚ sich nicht unterkriegen und demonstrierte für die Rechte türkischer Gastarbeiterinnen, Zugang zur Bildung und gegen Rassismus in Deutschland. Son izlediğim film... Denizer Acar (İstanbul) anlatıyor: Son zamanlarda aslen Cezayir çingenesi olan ve Fransa’da yaşayan yönetmen Tony Gatlif’in Gadjo Dilo (Çılgın Yabancı) isimli filmini izledim. Film Stephane isimli yakışıklı Fransız delikanlının, Nora Luca adında bir çingene şarkıcıya ait baba yadigarı bir ses kaydının peşinde Romanya’ya gitmesi üzerine orada başından geçen maceraları anlatır. Izadore adlı bir çingene, tek kelime romanca bilmeyen bu çılgın yabancıyı “benim Fransız adamım” diye benimseyip evine götürür. Başlangıçta Stephane’ın tüm derdi Nora’yı bulmaktır, fakat başına gelen olaylar ona bundan fazlasını gösterir. Stephane, hayatın çingeneler için şenlikli olduğu kadar acımasız da olduğuna tanıklık edecek, nerede durması gerektiğine dair tercihini yapacaktır. piyasa 03 / 04 / 05 2013 59 Sports Kupa neden Almanya`da kaldı? Futbol, sporcularını bebek yaşta eğiten, çalışkanlık ve İngiliz golcü Garry Lineeker, ‚‘Futbol 90 dakika oynanan, sahada 22 kişinin mücadele ettiği ve sonunda hep Almanların kazandığı bir oyundur‘‘ diyerek ‘her daim ve her şartta kazanmayı bilen’ Alman futbol karakterini açıklamıştı. 2000’li yıllar ‘hep Almanların kazandığı’ yıllar olmadı. Genlerinde kazanma karakteri yatan ülke futbolu yine çeyrek, yarı ve finallerde dolaşıyordu ama Lineeker’i haklı çıkaramıyordu. Euro 2000‘de gruplarda elenen Almanlar, bir değişime gitme kararı aldılar. Bu kararı sadece turnuvalardaki milli ve kulüp takımları bazındaki başarısızlık yüzünden almadılar. Almanlar, ‚‘neden bizim de dünya çapında bir yıldızımız yok‘‘ konusunu da tartışıyorlardı. Dünya futbol sahnesine iyi oyuncular sundular ama hiçbir zaman çok büyük bir yıldız veremediler. Brezilya’nın Pele‘yi, Arjantin’in Maradona‘yı sunduğu gibi. Ayrıca en başarılı oldukları yıllarda bile adları, ‘Alman panzerleri’, ‘Alman disiplini’, ‘göze hoş gelmeyen ama sonucu gidici takım’ gibi terimlerle anılıyordu. O gün aldıkları değişim kararı, bugün karşımıza bir devrim olarak çıkıyor. 2000 yılında başlatılan bu değişim sürecinde ülkenin dört bir yanında 300‘ün üzerinde futbol okulu açıldı. Bu okulların başına lisanslı ve profesyonel alt yapı eğitmenleri getirildi. Bu okulların görevi, ülke genelindeki genç yetenekleri bulup, eğiterek Alman futboluna kazandırmaktı. Bu okullarda 11 ile 14 yaş arası 14 bin yetenekli çocuk eğitime tabi tutuldu. Amaç sadece yetenekleri keşfetmek değil, bu küçük çocuklara daha o yaştan itibaren ‘kazanma alışkanlığı’, ‘kaybetmeme hırsı’ gibi Almanların vazgeçilmez özelliklerini yüklemekti. Almanya Futbol Federasyonu bu oluşumun yanında Alman kulüplere yabancı futbol sınırlaması da koydu. Her takımda en az 12 Alman oyuncu bulundurma zorunluluğu getirdi. Yıllardır ‘saf kan’ Alman dışında hiçbir sporcuya milli forma vermeyen Almanlar, artık ülkelerinde yaşayan, vatandaşları olan göçmenlerden de yararlanmaya başladılar. Göçmen nüfusunun çok yoğun olduğu 60 Almanya, atıl duran bu güçten de faydalanıyordu artık. 2010 Dünya Kupası kadrosunun % 48’i, etnik kökeni 8 farklı ülkeden oluşan oyunculardan kuruluydu. Çok küçük yaşlarda eğitime alınan bu gençler artık sahne almaya hazırlardı. 2007 yılında Güney Kore‘deki U 17 Dünya Kupası’nda üçüncü oldular. 2008‘de ise U 19 takımı Çek Cumhuriyeti‘nde düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nı kazandılar. Böylece 1992‘den bu yana ilk kez bir Alman Genç Milli Takımı şampiyonluğu kazanmıştı. 2009‘da ise U 21 takımı şampiyonluğu kazanırken hem bu yaş kategorisinde ilk kez şampiyon oldular, hem de 2009 yılı içerisinde üç farklı yaş kategorisinde şampiyonluğa ulaşan tek ülke olarak tarihe geçtiler. Ve bütün bunları başaran oyuncu topluluğunun çok büyük bir kısmı 2000 yılında eğitime alınan isimlerden oluşuyordu. Almanya 2000 yılında giriştiği özkaynak devriminde bugün çok başarılı olduğunu kanıtladı. Almanlar bu oluşum için 100 milyon euro gibi çok ciddi yatırım yaptı. Bebek yaşta eğitime aldıkları çocuklara aşıladıkları kazanma hırsı, çalışkanlık ve disiplin gibi özellikleri 10 yıl boyunca işlediler. Lineeker’in sözünü açarsak, “Futbol 90 dakika oynanan, sahada 22 kişinin mücadele ettiği ve sonunda hep sporcularını bebek yaşta eğiten, çalışkanlık ve disiplinle yoğuran Almanların kazandığı bir oyundur‘‘ demek gerekiyor galiba. 03 / 04 / 05 2013 piyasa Foto: © tigger11th - Fotolia.com disiplinle yoğuran Almanların kazandığı bir oyundur Sports 1971`den beri gerçek tazelik hep bu paketlerde Tadım bitmeden hiçbir şey bitmez! Eğlence, muhabbet Tadım ile başlar, Tadım ile biter! Tadım bitmeden dizi bitmez, maç bitmez, aşk bitmez, sohbet bitmez… TADIM Kuruyemişleri Avusturya ve Bayern Bölge Bayisi Anes GmbH, Inh. Fatih Gökkaya Terlaner Strasse 4, 86165 Augsburg Mobil: 0172-856 32 85 info@anes-tadim.de piyasa 03 / 04 / 05 2013 61 Sports Şampiyonlar belli oldu Yoğun geçen bir sezonun ardından Avrupa’nın belli başlı liglerinde şampiyonlar belli oldu. La Liga, Bundesliga ve Premier League’de bitime haftalar kala belli olan şampiyonların aksine Portekiz’de son haftaya kadar kıran kırana bir mücadele vardı. Son haftalara önde giren Benfica, bitime bir hafta kala şampiyonluğu Porto’ya kaptırdı. Türkiye / Spor Toto Süper Lig Galatasaray Almanya / Bundesliga Bayern Münih İspanya / La Liga FC Barcelona İngiltere / Premier League Manchester United İtalya / Serie A Juventus Fransa / Ligue 1 Paris Saint Germain Hollanda / Eredivisie Ajax Yunanistan / Super League Olympiakos Portekiz / Primeira Liga Porto 62 03 / 04 / 05 2013 piyasa Sports Cafe in Feldkirchen Cafe mit Loungebereich Eigene Bäckerei Velaskostraße 2 85622 Feldkirchen piyasaÖffnungszeiten: 03 / 04 / 05 2013 Montag - Freitag 06 - 20 Uhr Tel.: 089 / 55 27 36 62 Fax: 089 / 55 27 16 07 Sa / So + Feiertage 07 - 19 Uhr 63 Humor Helow annem... HAYDARİ türk dili ve twıtter edebiyatı *** yiğidim aslanım barda yatıyor Haydar Işık *** 36 ay vadeyle çile çektim Ne iş yapalım? Açıklıyorum yaz; Tök 4 ton yoğurdu Kaufoff Galarya’nın önüne, az sulandırır! Sektör açık, gir ayrana!.. Bahh! Kuş burnu, oralet, fefamenz, cafee, hatta ömürlük rakıcılar bile aday kadroya giremezken ayran milli oldu... Tam da sırası, ahtüelgen yap işi bırak fasonu! Besser als nix... *** almanya’da dört mevsim; ilkkış, yazkış, sonkış, kışkış moda kadının kendine yapışanı giymesidir! *** haydarpaşa gargara oldu *** mutlu sonda inecek var sen benden gittin gideli / hala ortalığı topluyorum *** bilinç altını bozdurma! ileride prim yapar Gutıntahh! Salise geçmiyor ki ‘’Almanya artıh öldü, ne tür gibi bi iş yapalım abi’’ soruları gelmesin! Bahın ben kat garşılığı içimi daralttım! Kendi eksenime toplu gonut yaptım... Üçüncü koprüye 500 metre mesafede nefesimi açtım. Dönerci cinayetleri bu dopluma garşı bi aşşağılamadır gelin karşılıh verip ‘’Dürümcü Savunma’’ yı oluşturalım dedim! Olmadı Frau Merkel’in gapısına yürümek gaydıylan, bol kekikli sırttan pirzola mangalı ve rakıylan protesto edelim de dedim!.. *** 36 ay vadeyle çile çektim Sektörel gatkı!.. Bir de sucuhlu ekmek konseptim var! Pidenin üzerine acılı sosu sıhmak gaydıylan, istediğiniz cümleyi yazıyoruz!. ‘’gızımın odası’’, ‘’yılın en iyi karısı’’, ‘’ayın elemanı’’, ‘’o kedi buraya gelecek’’ E tabi karın sana ‘’ulan bana ala ala soslu pide mi aldın’’ der ve kafana geçirirse garışmam! Haupbanof’un köşesindeki kuyumcudan 90 oyro verip de bi çeyrek te alabilirsin! Kağıt işleri... Raunheim’den Aptullah Çelebi yazmış; ‘’abi arbayıtsam’dan mektup geldi okuyamıyom’’ diye... Tabi okuyamazsın, guzey guney’i ve gurtlar vadisi’ni az seyret almanca öğren!.. İlk ders benden ücretsiz ossun! ‘’İch muss Deutsch lernen’’ Şimdi bu cümlenin ne demek olduğunu araştır öğren bana yaz!... İkinci derste de ‘’Bist du sehr schönn yavv’’ gısmına geçecez! Şön tak noh! Çüss... Haydar Işık’ın Haydari 1, Haydari 2 ve Haydari 3 adlı mizah kitaplarını O2 yayınlarından edinebilirsiniz. 64 03 / 04 / 05 2013 piyasa Humor İstanbul İçin Yeni Miting Alanı Arayışında Mutlu Son: Konya Ovası... 1 Mayıs’ta yaşanan olayların ardından Başbakan Erdoğan’ın “Artık öyle her isteyen, her istediği yerde eylem yapamayacak” şeklindeki açıklamaları üzerine harekete geçen TOKİ, yeni miting alanı inşası için İbrahim Sarı bir süredir devam eden kuş uçmaz kervan geçmez arazi arayışında mutlu sona yaklaştı. Miting alanlarının Taksim ve Kadıköy gibi İstanbul’un merkezi yerleri dışına taşınması amacıyla başlatılan projede son olarak Konya Ovası’nda karar kılınırken, yapılan açıklamada 200 bin kişi kapasiteli yeni miting alanının sponsorluğu için Türk Telekom ile de 49 yıllığına anlaşmaya varıldığı ifade edildi. Tam Bir Kova Burcu Kadını ile Tam Bir Akrep Burcu Erkeğinin İlişkisi, Tam Birer Gerizekalı Olduklarını Anlamalarıyla Sona Erdi 3 yıl önce ortak arkadaşları aracılığıyla tanışıp burçlarının uyumuna güvenerek bir ilişkiye yelken açan İpek Serince (26) – Yiğit Turkan (27) çifti, tam bir kova burcu kadını ve tam bir akrep burcu erkeği olarak girdikleri süreci tam birer gerizekalı olarak tamamlamanın burukluğunu yaşıyorlar. Bu sabah düzenledikleri basın toplantısıyla ayrılık kararını açıklayan genç çift, birbirlerini yükselen burçları konusunda yalan söylemekle itham ederlerken, ikiliye yakın kaynaklar ayrılık kararının tüm kozmos için hayırlı olduğu konusunda ortak görüş bildirdiler. 1-7 Mayıs ‘’Eski sevgiliyi yoklama amaçlı yollanan SMS’ler’’ İstatistiği Açıklandı: Geri Dönüş Oranı %4 Nisan ayından itibaren başlayan yeni sevgili bulma sezonundan eli boş dönen yüzbinler, Mayıs’la birlikte rotayı tekrar eski sevgililerine çevirirlerken, ilk hafta itibariyle yollanan “naber? aklıma geldin : )” SMS’leri yine hayalkırıklığı yarattı. Türkiye GSM Operatörleri Birliği tarafından açıklanan 1-7 Mayıs tarihli istatistiklere göre eski sevgiliyi yoklama amaçlı gönderilen “uyudun mu?”, “rüyamdan seni gördüm iyisin di mi?”, “geçen Kadıköy’de fal baktırdığımız yere gittim, ne eğlenmiştik o gün ya :))))” tarzı SMS’lerde geri dönüş oranı %4’lerde kalırken, başarı oranı en düşük SMS geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da %0.2’yle “özledim :(“ oldu. Zaytung.com´a teşekkürler piyasa 03 / 04 / 05 2013 65 Horoscope Koç 21.03.-20.04. Terazi 24.09.-23.10. Boða 21.04.-20.05. Akrep 24.10.-22.11. İyimser olmaya çalışmaktan vazgeçmeyin. İş hayatınızda ve maddi konularda tahmininizden daha güzel gelişmeler söz konusu. Aşk hayatınızda mutlu ve huzurlu bir dönem sizi beklyor. Şans ve huzur sizden yana. Kariyerinizde bir dönem noktası yaşayabilirsiniz. Bunun için biraz daha sakin olmanız gerekebilir. Sevdikleriniz sizi destekliyor. Duygusal anlamda kendinizi iyi hissetmeyebilirsiniz. Kişisel olarak kendinizi yenileme evresindesiniz. Memnun kalmadığınız şeyleri iş çevrenizle paylaşmalısınız. Aşk yaşantınızda aslında her şey yolunda fakat siz yine de memnun değilsiniz. Maddi çalışmalarınızın olumlu sonuçlar getirecek. Ikizler 21.05.-21.06. Yay 23.11.-21.12. Yeni projelerinizi biraz erteleyin. Düşlediğiniz aşk yakında karşınıza çıkacak. Önemli bir beraberlik olabilir. Yakında önemli bir sayfa açabilecek bir teklif alabilirsiniz. Agresif ve inatçı bir tutumdan vazgeçin. Yengeç 22.06.-22.07. Oðlak 22.12.-20.01. Hedeflerinizden vazgeçmeyin. Yakın zamanda başarıya ulaşacaksınız. Aşk hayatınızda yalnızsanız hayatınıza yeni biri girebilir. Özel yaşamınızda duygularınız oldukça karışık. Başkalarının sizi nasıl gördüğüyle ilgilenmekten vazgeçmelisiniz. Aslan 23.07.-23.08. Sağlık sorunlarınıza dikkat edin. Kendinizle olan iletişiminizi pozitif tutmaya çalışın. Baþak 24.08.-23.09. Bu dönem çok yoruluyorsunuz. Kısa bir tatil iyi gelebilir. Dinlenmek sizin de hakkınız. Kova 21.01.-19.02. Parayla ilgili önemli konuşmalar ve anlaşmalar yapabilirsiniz. Duygusal yaşamınız inişli çıkışlı devam ediyor. Balýk 20.02.-20.03. İşiniz konusunda bir memnuniyetsizlik yaşayabilirsiniz. Sebebi olmayan sinir gerilimleriniz olabilir. IMPRESSUM / KÜNYE Herausgeber: MEDYAT!K marketing. event. media., Sternstr. 15, 80538 München www.piyasa.de Redaktion: Aslı Saygı, Tuba Türker, Birgit Kuhn M. A., Görkem Şahin, Emine Kısır, Arzu Mete, Teoman Yılmaz Fotos: Medyatik, Agenturen, Privat, Archiv, cembazer-photography Beauty: Burçak Salcý Fashion: Tuba Türker Advertising: Hamide Türker Nürnberg Augsburg: Semiha Tüfekçi Istanbul: Medyatik News & Anzeigen: 0151-47061766 News: info@piyasa.de Termin-Mail: termine@piyasa.de Leserbriefe: mailbox@piyasa.de Namentlich gekennzeichnete Beiträge geben nicht unbedingt die Meinung der Redaktion wieder. Für unaufgefordert eingesandes Material, Inhalte der Anzeigen und für die Richtigkeit der Termine wird keine Haftung übernommen. Nachdruck, Aufnahme in Onlinedienste und Internet, sowie Vervielfältigung auf Datenträgern jeglicher Art sind nur mit Ausdrücklicher Genehmigung des Verlages gestattet. Bei Gewinnspielen ist der Rechtsweg ausgeschlossen. 66 03 / 04 / 05 2013 piyasa Foto: Petra Röder - Fotolia.com Chefredakteurin: Hamide Türker (V.i.S.d.P.) pasha pasha UC UYGUN FIYATLI UÇUŞLAR INTERNET DAHIL ! LAST MINUTE TATIL TAKSITLENDIRME BÜYÜK TATILLER KÜÇÜK TAKSITLER ARAÇ KIRALAMA HAVALIMANI TRANSFERI AUGSBURG - MÜNIH - AUGSBURG / 790 (030821 piyasa / 04 / 05 2013 98 98 I Bahnhofstr. 17 I Augsburg I www.pashatours.de 67